Duru ve annesi, zaman yolculuğuna çıkmayı çok istiyordu. Bir gün akıllarına bir fikir geldi; birlikte bir zaman makinesi icat etmek ve zaman yolculuğuna çıkmak. 2024 yılına gelene kadar makineyi bitirseler de çalıştırmayı başaramadılar. Tam pes etmek üzereyken, Duru son bir kez denemek istedi. Yeni araştırmalar yaparak işe koyuldular. O sırada zaman makinesinin çalıştığını farkettiler. Hayal görüyor olmalılardı. Ama hayal değildi bu, gerçekti. Bir mucize olmuştu sanki. Şaşkınlıkla zaman makinesine bindiler. Uzun bir süre nereye gideceklerini tartıştılar. En çok gitmek istedikleri iki yere karar verdiler çünkü zaman makinesi belki de çalışmayacaktı. Gitmek istedikleri yerlerden biri gelecekte diğeri de geçmişteydi.
30 Kasım 1982 yılına Amerika’ya gidecek, Michael Jackson’ı konserinde izleyeceklerdi. Dikkat çekmemek için o yıla ait kıyafetlerle hazırlıklarını tamamladılar ve zaman makinesine atladılar. Duru heyecanla düğmeye bastı, 10 saniye içerisinde konser alanındalardı. Şanslılardı ki konser daha başlamamıştı. Az sonra sahne ışıkları yandı ve Michael Jackson’u gördüler. Şarkıları ve danslarından, dansçılarından çok etkilenmişlerdi. Jackson’ ı ayakta alkışladılar. İnanılmaz bir şeydi. 1982 yılında olmak, bu yılın teknolojisinde yapılan bu performans büyüleyiciydi. Konser bitince imza aldılar, etrafı hayretle incelediler ve zaman makinesine atlayıp, 2024’ e geri döndüler. Bu gezi onları çok büyülemiş ve etkilemişti. Günlerce hatta aylarca akıllarından çıkaramadılar. Bu yüzden bir sonraki geziyi çok iyi düşünüp planlamaya karar verdiler. Acaba nereye gideceklerdi ? 🙂