İnsanların genlerinde merak duygusu yüzyıllardır sönmedi, sönmeyecek. Bunun en iyi örneklerinden biri de insanoğlundan yüzyıllarca önce yaşamış olan dinozorlardır. Günümüzde bu konuyla ilgili hâlâ çalışmalar aktif olarak devam ediyor. Fosillere zarar gelmemesi için fazlasıyla titiz çalışan arkeologlar bir bölgede araştırma yapıyorsa o bölge uzun süre kullanım dışı kalabilir. Peki o alan gelecekte yaşayacak insanların ve doğanın sağlığı için önemli bir araziyse? Bir tarafta arkeoloji dünyasını derinden etkileyecek bir çalışma alanı diğer tarafta insanlığın geleceği için önemli bir araziyse ve oraya kısa sürede bir baraj yapılması planlanıyorsa ve burası sizin arsanız olduğu için sizin kararınızla hareket edilecekse siz hangisini tercih ederdiniz? Diğer bir deyişle geçmiş mi gelecek mi? Şahsen benim fikrim ikisine de yeterli zamanı vermek. Nasıl olacak diye soruyorsanız öncelikle iki ile üç ay arasında bir zamanı işinde iyi olan arkeologlara teslim ederdim. Eğer işlerini yeteri kadar sürede bitiremezlerse gerekirse yurt dışından olmak şartıyla yeni bir ekip getirip gün başına arsayı kullandıkları için belli miktarda para alırdım. Aldığım parayı başka bir arazide ağaçlandırma ve yeşillendirme hizmetlerine harcardım. O süre içerisinde baraj için yüksekliği daha fazla olan bir arsa bulunduysa ve arkeoloji işlemleri bittiyse arsayı bir hayır kurumuna bağışlardım. Kısaca geçmişi ve geleceği garanti altına alırdım. Yaşamımızı gelecek nesillere güvenerek yaşamamız gerekiyor ve onların daha rahat ve daha güzel bir dünyada yaşamalarını istiyorsak bunları yapmalıyız. Yani gelecek nesilleri geçmişten koparmadan geleceğin şartlarıyla yetiştirmeliyiz.
Geçmiş mi Gelecek mi?
(Visited 9 times, 1 visits today)