Pınar ve Feyza çok yakın iki arkadaşlardı. Hatta o ikisinin ortak oldukları bir arkadaş grupları da vardı. O gruba Gece Çetesi diyorlardı çünkü her gece bir sokakta buluşup sabah birbirlerini görmezden gelirlerdi. Bu çetenin bir kuralıdır. Bu çete şimdilik beş kişiden oluşuyordu: Mete, Mert, Alisa, Feyza ve Pınar. Mete kahverengi gözlü ve saçlıdır, Mert sarışın ve mavi gözlüdür, Alisa da Mert gibidir, Feyza siyah gözlü siyah saçlıdır, Pınar da siyah saçlı kahverengi gözlüdür. Bir gün Feyza ve Pınar birlikte “Yeni Yıl Balosu”na hazırlanıyorlardı. Feyza çok güzel simsiyah fırfırlı bir elbise giymişti. Pınar ise lacivert kadife bir elbise giymişti. (Bu arada Gece Çetesi’nin kurallarından biri de her zaman koyu giyinmektir.) Kızlar hazırlandıktan sonra Gece Çetesi’nin her zamanki buluşma yerine gitmişlerdi. Göründüğüne göre çok geç kalmışlardı çünkü herkes oradaydı ve saate baktıklarında balonun başlamasına on dakika kaldığını fark etmişlerdi. Bu nedenle hızlıca çeteyle birlikte balo yerine koşmaya başlamışlardı. Fakat vardıklarında kimse yoktu. Herkes Mete’ye döndü çünkü balo kartı ondaydı. Kartı herkese gösterdi ve tam zamanında gelmişlerdi. Pınar sordu “Sana kartı kim verdi?”diye. Mete “Yağmur ve Efe”dedi. Herkes o anda niye kimsenin olmadığını anladı. Nedenini söyleyeyim Efe ve Yağmur da eskiden Gece Çetesi’ndeydi fakat bir gün Efe ve Yağmur okulu yakmaya çalışıp az kalsın yaklaşık beş yüz insanı öldürecekti ve suçu Pınarlara atacaktı. Geri kalan Gece Çetesi ömür boyu suçsuz bir şekilde hapse gireceklerdi. Ama Mert bunların hepsini duyup bize anlattığı için okulu yanmaktan kurtardık. Onların okulu yakmaya çalıştıklarını da kimseye söylemedik. Ama Alisa sır tutamayan biriydi ve annesi de okulun müdürü olduğu için her şeyi annesine anlatmıştı. Fakat okulu yakacaklarına dair bir kanıt olmadığı için annesi onları okuldan atmadı. Bu arada Alisa çok unutkan olduğundan küçüklüğünden beri her önemli şeyi ses kaydına alıyordu. Anlayacağınız Efelerle Gece Çetesi arasında ölümüne bir düşmanlık var. Neyse gerçek partinin iki gün sonra olduğunu öğrendiklerinde çete çok sinirlenmişti ve intikamını atıcaktı. İki gün hızla geçmiş ve parti günü gelmişti. Tam yeni yıla denk geliyordu zaten adı da yeni yıl partisi nasıl anlamadılarsa… Bu sefer parti alanı boş değildi. Bir masaya oturdular ve şanslarına yan masaya da Efeler oturmuştu. Mert yiyecek almak için gitmişti. Alisa önündeki sudan içer içmez hızla tuvalete gitmişti. Fakat geri sayım başlamıştı bile. Yeni yıla girmeye saniyeler kalmıştı tam o anda bir patlama sesi duyuldu. Herkes panikle etrafta koşuşmaya başladı. Çete de Alisa’nın olduğu yönden silah sesi geldiğini fark etmişti ve o yöne hızla koştuklarında Alisa’nın omzundan vurulduğunu görmüşlerdi ve hemen ambulansı çağırmışlardı. Bir gün sonra Alisa’ya önemli bir şey olmadığı yakında iyileşeceği haberi gelmişti ve bütün çete çok mutlu olmuştu. Fakat bir sıkıntı vardı o da Alisa’yı kim vurdu? Çetenin bütün günü karakolda ifade vermekle geçti. Herkes Efe ve Yağmur’dan şüpheleniyordu. Yakınlarda çeken bir kamera veya kanıt olmadığı için onları hapse atamadılar. Ama Feyza’nın aklına Alisa’nın önemli şeyleri ses kaydına aldığını hatırladı ve belki o anda ses kaydındadır diye polisten Alisa’nın telefonunu istemiştir. Düşüncesi doğru çıkmıştı. Her şey ses kaydındaydı ve suçlunun hiç beklenmedik birinin çıkması bütün okulu çok şaşırtmıştı…Suçlu Mert. Aslında Mert başından beri Efelerle çalışıyormuş. Alisa ile Mert aslında kardeşlermiş saçları ve gözleri de açıklıyordu aslında. Alisa küçükken her zaman daha çok sevilmişti çünkü çok yetenekli ve akıllıydı, Mert ise tam tersi yaramaz ve sinirli. Aslında Mert’in daha yaramaz ve sinirli olmasının sebebi annelerinin hiçbir zaman Mert’e ilgi göstermemesiydi bu yüzden Mert Alisa’yı çok kıskanıyordu. Bir gün anneleri artık Mert’e “Bize boşa yük oluyorsun, seni evlatlıktan reddediyorum.” diyip sokağın kenarına bırakmıştı. O günler Efe ve Yağmur’la tanışmıştı ve ona kardeşleri gibi davranmışlardı. Mert bu okula geldiğinde Alisa’nın kardeşi olduğunu öğrendiğinden beri ondan nefret ediyordu. Aslında Alisa’nın bir suçu yoktu ama Mert çok kıskanmıştı. Sonuç olarak Mert ve Alisa’nın kardeş olduğunu bütün okul öğrendi ve Mert, Alisa’yı vurduğu için belirli bir para cezası ödedi. İki hafta sonra Alisa hastaneden çıkmıştı ve artık Mert’le daha iyi anlaşmaya başlamışlardı çünkü o iki hafta boyunca Mert, Alisa’nın yanında kalıp yüzlerce defa özür dilemişti. Artık çete yedi kişilik olmuştu. Efe ve Yağmur’la da barışmışlardır ve Gece Çetesi geri dönmüştü.
Gece Çetesi
(Visited 48 times, 1 visits today)