Filmlerin İçindeki Gizem

Film, birçok fotoğrafın bir araya gelmesiyle oluşan çoğumuzun beğenerek izlediği hareketli şeritlerin tümüdür. Filmleri, birçok duyguyu ve mesajı sembolize etmek için kullanırız. Bundan dolayı bir nevi filmler hayatımızı da yansıtmakta ve bizi etkilemektedir. Fakat bu etki hayata bakış açımızı değiştirebilen bir kuvvete sahip midir? 

Filmlerde verilen mesajı iletmek ve insanları etkilemek için filmin konusuna önem verilir. Bununla birlikte ana karakterin özellikleri ile giyim tarzı, kullanılan müzikler, olayların yaşanıldığı yerler ve benzeri detaylar özellikle koyularak filmin verdiği duygu ve düşüncelerin daha da derinleştirilmesi sağlanır. Sonuç olarak da bakış açımızı etkileyebilen, dünya klasiği sayılan filmler ortaya çıkar. Buna bir örnek olarak, klasik ve yıllardan beri popülerliğini kaybetmemiş “Godfather” filmi olabilir. Bu filmdeki müzikler ve kurgu ön plana çıkıp biz seyircilere; suç, adalet, dostluk, ihanet ve aile kavramlarının üzerinde tekrar düşünmemizi sağlayarak özellikle “aile” kavramına yeni bir anlam kazandırıyor. Ve bu sayede insanların aklına kazınan bir şaheser ortaya çıkıyor. Bazen de bu filmlerin içerdiği mesaj ve insanları düşündürdüğü konu daha derin olmasından dolayı bazı ülkelerde yayımlanmasına yasak bile getirilmiştir.  Filmlerin bakış açımızı bu denli etkileyebileceğini kanıtlayan bir diğer örnek ise kitaptan dönüştürülmüş “Otomatik Portakal’dır”. Filmin, irade hakkında yansıttığı mesaj tartışılmaya açık ve derin bir iletidir. Kötü bir insanın kendi iradesiyle topluma nasıl kazandırılabileceğini ve bir suçluya ne yapılırsa yapılsın kendi iradesiyle topluma yararlı bir insan olamayacağını savunan iki farklı görüşün üzerinde durulmuştur. Bundan dolayı filme bazı ülkeler tarafından yasaklama getirilmesine neden olmuştur.

 

İnsanların çocukluk dönemlerinde geçirdiği travmalar aldığı eğitim aile yapısı yaşamını çok etkilemektedir. Psikolojik sorunları olan bu insanlar şiddete dayalı filmleri seyrederek düşünme ve empati yeteneklerini kaybederek vahşileşirler. Buna gerçek hayatta yaşanmış üzücü bir olay örnek verilebilir: Columbine Katliamı. Bu olayda iki liseli çocuğun filmlerdeki şiddet konusundan etkilenmesi ve bu etkiden dolayı lisede yaptıkları silahlı saldırıdır. Yani bazı şiddet ağırlıklı filmlerin bile insanları etkileme ihtimali vardır. 

Sonuç olarak, filmler geniş toplulukları etkileyen, insanların davranış ve düşüncelerini değiştiren bir iletişim aracıdır. 

(Visited 40 times, 1 visits today)