Faruk Nafiz Çamlıbel ”Sanat”

  1. Sadece senin gezdiğin bahçede çiçek açmaz, bizim diyarımızda binbir baharı saklar. Kolumuzdan tutup bizi çekmek istersen, dağda gezen ayaklar düz caddede incinir.
  2. Sen kubbesinde ince bir mozaik ararken, kırk asırlık bir mabedin içini gezersin. Biz ise duvarda bir sülüs yazı görsek sarsılırız, bir parça yeşil çini bize heyecan verir.
  3. Sen çiçekli bir sahnede beyaz bir kelebeğin dansına dalarken için titrer. Bizim de kalbimizi yerinden oynatır, toprağa diz vuruşu dağı andıran bir zeybeğin.
  4. Fırtınayı andıran orkestra sesleri senin sinirlerine ürperiş getirir. Istırap çekenlerin acıklı nefesleri bizde en hazin bir musiki yerine geçer.
  5. Sen yabancı bir şehirde bir kadın heykelini uzun uzun süzersin. Biz ise bir köylünün kıvrılmayan belini görünce ruhumuzun en büyük zevkini duyarız.
  6. Başka sanattan haberimiz yoktur bizim, karşımızda yazılmamış bir destan gibi duran Anadolu’muz varken. Arkadaş, biz bu yolda türküler tuttururken sana uğurlar olsun, yollarımız ayrılıyor.

Karşılaştırma

Açıklık: Şiir, imgeler ve çağrışımlarla dolu olduğu için bazen yoruma açık olabilir. Düzyazı ise daha doğrudan ve anlaşılırdır.(Düzyazıda açık örtük daha fazladır)

Akıcılık: Şiir, ritmik yapısı ve uyaklarıyla akıcıdır. Düzyazı ise daha monotondur.

Yalınlık: Şiir, sanatlı bir dil kullanırken düzyazı daha sade ve yalındır.

Duruluk: Şiir, kullandığı yapıyla yoğun anlamlar içerir. Düzyazı ise daha duru ve nettir.

Özlülük: Şiir, az sözcükle çok şey anlatır. Düzyazı ise daha açıklayıcı ve daha detaylıdır.

Doğallık: Şiir, sanatsal bir üslupla yazılmıştır. Düzyazı ise daha doğal ve konuşma diline yakındır.

İnandırıcılık: Şiir, duygusal ve estetik bir etki yaratırken düzyazı daha gerçekçidir.

(Visited 26 times, 1 visits today)