Evrende her şey belli bir enerjiden oluşuyor. Buna bağlı olan evrenin temel yasaları da insandan insana farklılık gösteriyor. Çekim yasası olsun, Murphy kanunları olsun.. Bunlar gibi bir sürü temel yasa var. Benim fikrime gelecek olursak evrenin temel yasasının çok büyük bir bölümünün “Çekim Yasası” olduğunu düşünüyorum. Neden mi? Hemen anlatayım.
Dediğim gibi evrende her şey enerjiden ibaret. Biz de olmasını istediğimiz bir şey olduğu zaman evrene enerji yolluyoruz ve aynı frekanstaki enerjiler birbirlerini çekiyor ve böylece evren tarafından olumlu ya da olumsuz dönüt alıyoruz. Yani mantıken hayatımızda olan çoğu şeyi hayatımıza düşüncelerimizle çekiyoruz. Boşuna dememişler “kötü düşünme kötüyü çağırırsın” diye. Mesela hiç yaşadınız mı bilmiyorum ama bazen kötü şeyler hep art arda gelir. Hiç düşündünüz mü neden diye? Başınıza kötü bir olay geldiği zaman buna bağlı olarak enerjiniz de olumsuz yönde etkilenir ve ister istemez evrene kötü enerji yollamış olursunuz ve bu sizi daha da kötüye sürükler. Bu bir süre sonra döngü oluşturur ve hayatınızda pek çok şey yolunda gitmemeye başlar. Böyle bir durumda kafanızda oluşan o negatif enerji duvarını yıkmanız gerekir.
Çekim yasası biz farkında olmasak bile sürekli devam eder. Bunun hayatımızı olumlu yönde etkilemesi de tamamen bizim ve düşüncelerimizin elinde. Peki bu yasayı nasıl doğru kullanabilir? Her şeyin başı inanmak. Siz evrenin size yanıt vereceğine inanmazsanız zaten istekleriniz evrene ulaşmaz bile sadece kafanızda kurmakla kalırsınız. Bu yüzden asla ama asla evrenden ve düşüncelerinizden şüphe etmeyin. Sonrasında bilinçaltınızdaki olumsuz fikirleri kaldırmak amacıyla meditasyon yapabilirsiniz. Bunları yaptıktan sonra evren sizi zaten cevapsız bırakmayacaktır.
Şöyle de bir durum var ki mesela siz başkasının kötülüğünü sağlayacak şeyler dilerseniz evrenden bu size “karma” adı altında geri dönecektir. Sizin içinizdeki karşıya olan negatif enerji evrendeki negatif enerjiyi çeker çünkü.
Biraz da Murphy kanunundan bahsedelim. Bu kanunun temeli Eğer bir işi halletmek için birden fazla olasılık varsa ve bu olasılıklardan biri istenmeyen sonuçlar veya felaket doğuracaksa; kesinlikle bu olasılık gerçekleşecektir.” sözüne dayalıdır. Yani basitçe bir şeyin olma olasılığı isteme olasılığı ile ters orantılıdır. Örnek verecek olursak bir şey ya da bir insan için çok uğraştınız diyelim. Bu uğraştığınız şey siz vazgeçtiğiniz anda gelir size. Ya da bir iş bitirdikten sonra olmasını en çok istemediğiniz şey gelir o işin başına. Mesela ben bunun da bir nevi çekim yasası altında olduğunuz düşünüyorum çünkü eğer sen o fikri birazcık olsun bile düşünmezsen yani olumsuz bir enerjiye kapılmazsan. Evren senin aleyhine bir şey yapmaz.
Aslına bakarsanız hayatımızın bazı kesitlerinde Murphy Kanununun da sebep olduğu olaylar görürüz ama zaten koskoca evrenin temelini tek bir yasa oluşturamaz bence. Sadece çekim yasasının mantığının ve gündelik hayat örneklerinin daha doğru olduğunu düşünüyorum.