Evrenimizde tahmin edemeyeceğimiz kadar yasa olduğu söylenir insanlar tarafından .Son zamanlarda Z Kuşağı’nın da büyük etkisiyle bu konular biraz daha gündeme geldi diyebiliriz. Arzu ettiğimiz şeyleri herhangi bir çaba harcamadan elde etmek mesela. Çekim Yasası sayesinde böyle bir güce sahip sahip olmak mümkün.
‘’İstediğimiz şeyi zaten elde etmiş gibi davranırsak, düşünürsek evren de buna yanıt verir.’’ der Çekim Yasası.
Bu birçok insan tarafından saçmalık ya da efsane olarak görülebilir, zaten görülüyor da. Kendim bunu deneyip herhangi bir sonuç alamadığımdan doğruluğunu tartışmak haddime değil. Ama etrafımdaki insanlardan gördüğüm ve duyduğum üzere Çekim Yasası bildiğimizden ve beklediğimizden daha büyük bir şey. İnsanların bu konuyu ciddiye almaması ya da inanmaması genelde insanların inançlarına çok bağlı olmasından veyahut tabularını yıkamamasından kaynaklanır .Herhangi bir çaba sarf etmeden bir şeyi elde etmenin gerçek olamayacağını, olsa bile kendi emeğimizle kazanmadığımız bir şey olduğundan dolayı hak etmediğimiz hakkında birçok yorum görebilirsiniz sosyal medyada. İnsanlar okur, inanır ya da inanmaz, beğenir ya da beğenmez, destekler ya da desteklemez buna karar vermek onlara kalmıştır. Bu konuda yapabileceğimiz tek şey saygı duymak olmalıdır. Bu yüzden yapılan bu yorumlar hakkında diyebileceğim pek bir şey yok.
Çekim yasasına karşıt olan Murphy Kanunu ise bize ‘’Bir şeyin olma olasılığı, isteme olasılığı ile ters orantılıdır.’’ der. Birbirinden tamamen farklı ve birbirine rakip olan iki inanç. İki yasanın da kendine göre haklı tarafları var. Murphy Kanunu’nun savunduğu şeyin tanımı ise çok istediğimiz bir şeyi evrene hakikatte hiç istemiyormuş gibi yansıtmamızdır. Evren bizim mesajlarımızı ve isteklerimizi görür ve aslında hiç hesabımızda olmayan şeyleri karşımıza çıkarır. İkisi de çok popüler olan inançlardır. İki yasanın da çok inananı vardır fakat aynı zamanda asla kabul etmeyenleri de.Kendi bilinimle deneyimlemediğim bir konu olduğu için ‘’Evet, Murphy Kanunu’nun var olduğuna eminim.’’ diyemem fakat gerçekten istemediğim yine de karşıma çıkan, yaşadığım, tanık olduğum birçok anım vardır.
Hangisine daha çok inandığıma gelirsek ikisinin de kendine göre haklı konuları ve ispatları olduğunu biliyorum ve şu diğerinden daha gerçekçi diyebileceğim bir seçenek yok karşımda. Kendimi daha yakın hissettiğim, biraz da yaşadığım çevrenin ve ait olduğum kuşağın etkisiyle Çekim Yasası diyebilirim. Çünkü etrafımdaki insanlardan da gördüğüm üzere deneyip sonuç alan yüzlerce hatta binlerce birey var.Hangisine inanılacağı insanın hür iradesine kalmış bir konudur.
