Eğer kafamızı kaldırdığımızda bulunduğumuz yerden 100 kilometre yukarıya doğru yükselebilseyik uzay olarak isimlendirdiğimiz o büyük boşluğa ulaşabilirdik ve bu durumda da yerçekimi ortadan kalkmış olurdu. Uluslararası Uzay İstasyonu’nun (ISS) Dünyadan ortalama uzaklığı 400 kilometre civarında bir uzaklıkta. Uydumuz olan ay ise 384.400 kilometre uzaklıkta. SpaceX şirketinin sahibi olan Elon Musk’ın hayallerindeki mars ise 470 milyon kilometre uzaklıkta. 14 Aralık 1972 Eugene ve Herison Smith adlı astronotlar insanlık için son defa aya doğru fırlatıldılar. Ayda yürüdük, bilimsel deneyler yaptık hatta araba bile sürdük. Golf oynadık ve ayrıca pamuk yetiştirdik. Ay yüzeyine herhangi bir insanın son ayak basışıydı bu. Aradan 47 yıl geçti ve NASA bunu değiştirmeyi planlıyor. Uzay araştırmalarında öncekinden çok daha iddialı yeni bir döneme giriyoruz. Artemis Projesi, NASA’nın aya 2024 yılında geri dönmeye, ilk kadını ve sradaki erkeğei ayın yüzeyine ayak bastırmaya yönelik büyük planlar yapıyorlar. Fakat bu sefer yaptıkları şey gittik bayrak dikip geldik olmayacak. En azından akıllarında olan şey bu değil. Öncekilerle karşılaştırıldığında çok daha uzun süreli bir şekilde gönderilecek bu astronotlar orda kalarak kalıcı bir istasyon kuracaklar. Tabii bazılarınız bu yapılacak şeylerin en zaman gerçekleşeceğini ve ayda ne zaman büyük koloniler halinde yaşayabileceğimizi merak ediyor olabilir. Popüler kültür yıllardır bizi ay kolonileri, askeri üsler, uzay otelleri ve daha pek çok şekilde meşgul etmekte. O halde gerçek bir ay üssü oluşturmaya ne kadar yakınlıktayız?
NASA inşaa ettiği roket ile ay yörüngesine yapacağı 2 adet iniş testinden sonra 2022 yılında Gateaway’i inşaa etmeye başlayacak. Bir diğer nokta ise ayda su çıkarmak. Su, 2 önemli roket yakıtı olan hidrojen (H2) ve oksijene (O) bölünebilir. Şu anda uzayda ne kadar uzağa seyahat edebileceğimiz konusunda insanlık fırlatma sırasında roket tanklarımızda bulunan yakıt miktarı ile sınırlıdır. Ancak roket yakıtını uzayda üretebildiğimiz zaman çok daha çok daha uzaklara seyehat edebilme imkanımız da olacak. Nasa su çıkarmak için bir başka üssünü daha ay yüzeyine kurmayı planlamakta.
Artemis görevi bittiğinde insan ırkının erişimini güneş sisteminin her tarafına genişletmeye 1 adım daha yaklaşmış olacağız. Keşif adına ayın yeryüzü ve yeraltı kaynakları çalışmaları günümüzde de sürdürülüyor. Gönderilen robotlar ve o robotlar tarafından alınan fotoğraflar, görüntüler, taş örnekleri bunları anlamamıza bize çok yardım ediyor.
Bu olayların hepsinin mümkün olabilmesi ihtimalini sadece ben değil kimse bilemez. Bildiğim tek şey şudur ki dDünyamızı daha iyi bir yer haline getirmek varken bu tür işlerde uğraşmamız gerekmiyor. Dünyamızdaki sorunlar bitmeden başka sorunlarla uğraşmaya çalışıyoruz ve her ne kadar bunları yaparska yapalım herkes gidemeyecek oraya. Yine Dünyada kalan insanlar diğerlerinin de bıraktığı bu çöp Dünyaya ömür boyu daha dikkatli bakmak zorunda kalacaklar. Herkesin maarifetini orda sadece Dünya’da kalacak olanlar görebilecek ve test edebilecek. Sonuç olarak şu anki Dünya sorunlarını önce halletmemiz gerektiğini düşünüyorum.
https://mars.nasa.gov/mars2020/participate/sounds/?playlist=earth&item=ingenuity-essay&type=mars