Bugün her zamanki gibi sabah kedimin beni 7 de kaldırması ile uyandım.9 da okulum başladığı için kahvaltımı yaptım ve üstümü giyinip çıktım.Evden çıktığımda saat 8 di şimdi sıra diğer arkadaşlarımla teker teker haberleşip beraber okula gitmekti.İlk önce en yakın arkadaşım olan İlke ile başladım.Her zaman ki gibi geç kalkmıştı onu beklerken diğer arkadaşlarıma hazırlanmaları için mesaj attım.İlke hazırlandığında şimdi sıra diğerlerindeydi İlke ile yazı tura atarak Doruğun evine gitmeye karar verdik.Doruk biz evlerine vardığımızda bizi kapının önünde tostunu yiğerek bekliyordu.Dün akşam olan ödev konuşmamızdan sonra hiç gruba mesaj atmamıştı.Mesaj atmamasına endişelendik çünkü kendisi her zaman konuşma başlatan kişi olurdu.Şimdi almamız gerekn tek kişi kalmıştı Güneş.Kendisi grubun tek kızı olur neden bizle konuştuğunu biz dahi bilmiyoruz ama hiç merakta etmemiştik.Güneş grubun hem en zekisi hemde en sakarı olma unvanını elinde taşıyordu.Bu başarıları elinden almak sanırım imkansız gibi gözüküyordu.
Tüm grup toplandığına göre artık okula geçebilirdik.Bugün Edebiyat ve Felsefe derslerimi peş peşeydi.Mentor hocamız olan Edebiyat hocamız -en çok sevdiğimiz hoca olur kendisi- bize okumamız için kitap önermişti.Tolstoyun “Savaş ve Barış” adlı eserini okumamızı önermişti.Kendisinin önceki okulunda Erkin adlı bir öğrencisinin daha 7. sınıfken bu kadar ağır bir kitabı okuması onu çok şaşırtmıştı.Fakat Erkin adlı öğrencisi “Savaş ve Barışı” okuduktan sonra diğer Rus felsefesi ve Edebiyatı kitaplarınıda Emine hocamıza getirdikten sonra onun farklı bir öğrenci olduğunu anlamıştı Emine hoca.Her Tolstoyu görse birisinin elinde eski öğrencisini hatırlar ve uzun uzun anlatmaya başlar.Eski öğrencisi Erkin Emine Hocamıza kendi kitabını hediye etmişti ve bugünki derste Emine hocamızın elinde tam 4 tane Savaş ve Barışın ilk kitabı vardı -İş Bankası yayınları Savaş ve Barışı iki kitaba ayırmıştı-bu 4 lünün okumasını istiyordu.Ders sonu hepimize bir kitap verdi.Arkadaşarım bahçeye çıktıktan sonra Emine hoca benle birebir konuşmak istedi.Bana verdiği kitap eski öğrencisi Erkinin kendisine hediye ettiği,Erkin abinin bizzat okuduğu kitap olduğunu söyledi.O kitaba iyi bakmamı ve Erkin abinin kitap üzerine aldığı notları okumamı istedi.İlk başta şaka yaptığını düşünmüştüm.
Akşam eve gittiğimde kitabı incelemeye karar verdim.Sonrasında gerçekten Erkin abinin okuduğu kitap olduğunu anladım.Hocamın bana kendisi için önemi fazla olan bu kitabı vermesi çok hoşuma gitmişti.Kitabın iç kapağında “Dünyanın en iyi Türkçe hocasına,doğum gününüz kutlu olsun canım hocam”yazıyordu.Kitabı okumaya başladım.Her sayfada Erkin abi daha fazla ilgimi çekiyordu.Aldığı notlar ve okuma tarzı çok ilgimi çekmişti.Artık bende Erkin abiyle tanışmak istiyordum.Kitabın 120. sayfasına geldiğimde bir telefon numarası yazıyordu.İlk başta çok ilgimi çekmemişti fakat sonraki gün hocama sorduğumda o da ne olduğunu bilmediğini söyledi.En son bunu arkadaşlarım ile paylaştım.Arkadaşlarım çok merak ettiler okul sonrasında bir yerde buluşup numarayı arama kararı aldık.Okul çıkışında beraber çıktık ve bir kafede oturduk benim telefonumdan numarayı aradık.Numara bize bazı bilmeceler verdi.Bilmeceleri söyleyen bir insan değildi belkide numaranın sahibi bir programa bunları söylemesi için komut yazmıştı.Bu bizi dahada heyecanlandırdı o gün iki bilmeceyi çözdük ve bunu hocamız ile paylaştık.Emine hoca bize eğelence çıktığı için adımıza sevinmişti.Her bulmacanın sonunda elimizde bir sayı kalıyordu.İlke yanlış çöztük diyip tekrar deneme taraftarıydı Güneş ve Doruk ise bu sayıların başka bir telefon numarası olucağına inanıyordu.Bencede Güneş ve Doruk haklıydı.Son iki bulmaca kalmıştı ikisi içinde bir yerlere gitmek zorunda kalmıştık.İlk yer bir kütüphaneydi ikinci yer ise terk edilmiş bir rıhtımdı .Arkadaşlarım bu terk edilmiş yere girmekten korkmuştu.Fakat merakımız çoğu şeyden güçlüydü.En sonunda tüm bulmacaları çözdük ve çıkan numarayı aradık.
Numara Erkin abinindi,bu testi Emine hoca ile beraber hazırladıklarını öğrendik ve bir yerde bizimle görüşmek istediler sonunda Erkin abi ile tanışabilmiştim.O kitap hayatıma girmiş en iyi kitap oldu Erkin abiye aklımda olan tüm soruları sordum kendiside sıkılmadan hepsini cevapladı.O gün benim aklımda büyük bir yer tuttu.
