Elif ve Buse on ikinci sınıfa giden en yakın arkadaşlarmış. Elif ve Buse’nin arkadaşlığı 4.sınıftan bu yana devam ediyormuş ve ikisinin de en sevdiği renkten, en sevdiği kitaba, en gitmek istedikleri ülkedeki üniversiteye kadar hepsi aynıymış. Zaten ikisinin de hayali Fransa’ya üniversite eğitimi için gitmekmiş. Ama tek bir şey farklıymış, o da ileride olmak istedikleri meslekler. Elif aşçı, Buse ise mimar olmak istiyormuş.
Bir gün Elif ve Buse erkenden kalkıp kahvaltı hazırlıyorlarmış. Hazırlarken Buse’nin aklına üniversite sınavı gelmiş ve Elife bu konuyu açmış. Ama Elif bu konuda stresli olduğu için Buseye ters davranmış. Kahvaltı yaptıktan sonra kahvaltı masasını toplama sırası Elifteymiş. Buse o sırada okula hazırlanıyormuş. Aslında bu konuda Buse de stresliymiş. Çünkü yarından sonraki gün üniversite sınavı varmış. Aradan iki gün geçmiş, sınav günü gelmiş ve kızlar çok heyecanlıymış. Erkenden sınav yerine gitmişler ve sınavı bitirip çıkmışlar. Bundan birkaç gün sonra sınav sonuçları açıklanmış ve Buse Elife şöyle demiş: “Bunu duymaya hazır mısın? “. Sonra da Fransa’ya gidebileceklerini söylemiş.
