İnsan beyninin dişi ve erkek tipli olduğu bilim adamlarınca öne sürülmekte ve aslında bu beyinlerin kadın ya da erkek olmasına göre olmadığı bir erkekte dişi beyin ya da kadında erkek beynin olabileceği belirtilmektedir. Aslında beynin yapısal görevlerinin farklılığından dolayı dişi ve erkek beyni olarak isimlendirilmiştir. Yani ön ve arka beyin ile doğrudan ilişki kuran beyin yapısı olan erkek tipli beyinde verilen tek bir işi doğrudan yapması beklenmektedir. Öte yandan birden fazla işi aynı anda yapan dişi beyninde ise beynin çalışma şekli ve boyutu diğerinden daha farklıdır.
Yukarıda anlatıldığı gibi artık insan beyninin işlevi bilimsel olarak tanımlanmış ve dişi beyne sahip olan insanların birden fazla görevi aynı anda yapabilme yeteneğine sahip olduğu açıklanmıştır. Buna göre çoğunluğu dişi beyne sahip kadınlar aynı anda yemek pişirirken çocuğun koltuktan düşmekte olduğunu görüp onu kurtarmakta ve hatta bu arada ona yöneltilen soruya cevap verebilmektedir. Bu özelliğe sahip erkeklerin de olduğu bilinmesine karşın kadınlara daha çok ev işleri ve çocuğun bakımı görevi verilmesi bu özelliklerine sahip olmasından dolayı olabilir. Kadınların neden ev işlerine ve çocuk bakımına yöneltildiğinin nedenleri şüphesiz sadece beynin yapısıyla ilgili değildir. Aslında geçmişten günümüze kadar aile ve toplum yapısı, inançlar gibi pek çok neden Sosyoloji, Psikoloji, Tarih bilimi gibi bir çok bilim dalında incelenmiş ve tartışılmaya devam edilmektedir.
Günümüzde kadınlar sosyal yaşamda daha etkin olmakta ve ekonomik zorlukların da teşviği ile iş yaşamında önemli oranda aktif hale gelmiştir. Ancak her ne kadar ev işleri gerek partner tarafından paylaşılmakta gerekse destek alınarak çözüme ulaşılmakta olsa bile söz konusu çocuk olunca kadının rolü ve önemi ön plana çıkmaktadır. Dolaysıyla kadının evdeki iş yükü her zaman için daha fazla olmaktadır. O halde bu iş yükünü göz önünde bulundurmak ve kadının emeğine karşılık değerler sunmak gerekmektedir.
Kadının gerek çocuğu olduğu süreçte evde kalması gerekse çeşitli nedenlerden dolayı çalışmayıp ev işleriyle gününü geçirmesi durumu göz önüne alındığında harcadığı zaman ve emeği karşılayabilecek bir ödeneğin planlanması gerekmektedir. Böylelikle hem evde çocuğuna daha uzun süreli bakabilecek hem de iş bulamayan ev hanımlarına ekonomik olarak destek sağlanacaktır. Aslında bu tür ödenek gelişmiş sosyal devlet anlayışında olan devletlerde işsizlik ödeneği olarak iş bulamayan tüm insanlara verilmektedir. Ancak buradaki fark işsiz olan bir kadın değil belki de dışarıdaki işlerden daha yorucu ve daha fazla emek veren kadınların hakkını vermek olarak düşünülmelidir.