Yapay zekanın günümüzdeki gelişimine baktığımızda duyguların okunması alışılmışın dışında ve normal bir olay değildir. Çünkü duygusal tepkiler insanların kişisel özelliklerine ve yaşadığı topluma göre değişkenlik gösterebileceği için duygusal tepkiler öznel bir durumdur.
Yapay zekanın duyguları okunmasını kullanacak olan kişinin nasıl kullanacağına kalmıştır. Bu bilgi insanlığın faydalanması için de kullanılabilir, insanlığı tehdit etmek için de kullanılabilir. Mesela yalan söyleyen bir insanın yalanını ortaya çıkarabilir bunu faydalı bir şekilde nasıl kullanabiliriz? Örneğin bir suçlunun işlediği suç hakkında doğru söylemesini sağlayabilirsek bu ülkedeki suç oranını düşürür ve adaleti daha kolay ve kısa sürede sağlamamıza yardımcı olur. Bir de farklı bir bakış açısından bakacak olursak bu yapay zekanın duyguları kullanması ve okuması bir devletin sırlarını ele geçirmesine neden olabilir. Böyle bir durumda devlet güvenliği riske atılır ve bizim güvenliğimizde devletin güvenliği ile aynı anda risk altında bulunur. Bu konuda kullanılabilecek örnekler çoğaltılabilir fakat en olası örnek suçlularda kullanılması olumlu bir yaklaşım iken, yukarıda bahsettiğim devlet sırlarının yayılması hakkındaki örnek ise olumsuz bir yaklaşımdır .Bu durum, yapay zekanın etik kullanımıyla ilgili önemli soruları gündeme getiriyor. Yapay zekanın duygusal verileri analiz etme yeteneği, suçluların tespitinde ve söylenen yalanların ortaya çıkmasında etkili bir araç haline gelebilir. Örneğin, bir mahkeme sürecinde bu tür bir teknoloji kullanılarak, sanıkların niyetleri ve duygusal durumları değerlendirilebilir. Böylece, adaletin sağlanması süreci daha hızlı ve etkili bir şekilde işleyecektir. Ancak bu teknolojiye dair endişeler de vardır. Duyguların analiz edilmesi bireylerin mahremiyetini tehdit edebilir mesela anlatmak istemediğimiz moralimizi bozan bir olay olur ve bu teknoloji bizde kullanıldığı takdirde o anlatmak istemediğimiz olay açığa çıkar ve belki bizim daha çok moralimiz bozulabilir ve bu o olayın daha da kötüye gitmesini sağlayabilir. Yapay zeka, bu verileri kötü niyetli amaçlara kullanabilir. Bu durum, bireylerin psikolojik durumlarını manipüle etme riskini de doğurabilir.
Sonuç olarak, yapay zekanın duyguları okuması, hem büyük fırsatlar hem de önemli riskler barındırıyor. Bu konunun kullanılacağı alan, adaletin sağlanmasında olumlu bir rol oynayabilirken, aynı zamanda bireylerin özelini de ihlal ederek bir takım risklere neden olabilir. Dolayısıyla, yapay zekanın doğru kullanımı ve denetimi, bu potansiyelin güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesi için hayati öneme sahiptir. Gelecekte bu konuların her yönü ile yani olumlu ve olumsuz tüm yönleri ile tartışılması, toplumsal güvenliğin korunmasını sağlayacaktır.