Eskiden insanlar çok yakınlarına bile zar zor ,örneğin dumanla,mektuplar ile ulaşmaya çalışırken biz Dünya’nın öbür ucunda yaşanan bir olayı detayı detayına,sanki oradaymış gibi,alaminüt bir şekilde öğrenebiliyoruz.Bu bilgilere ulaşabilmemizdeki en büyük minnettarlığımızı günden güne gelişen teknolojiye borçluyuz.Ateş,duman,güvercinlerle başlayan bu sonsuz gelişen yolculuğun daha ortasına bile yeni geldiğimizi düşünüyorum.Haberleşme yöntemlerine her geçen gün yenisi ekleniyor.Şu anda dünyanın öbür bir ucundan haber almak bize çok acayip gelse de henüz her şeyin başındayız .Amma velakin her gün başka bir özelliğini keşfettiğimiz teknolojinin her alanında olduğu gibi bu alanında da pozitif yanları olduğu gibi negatif tarafları da olduğunu belirtmek isterim.
Olumlu yanlarından bahsedecek olursam: Bazen bir başka ülkede yaşanan bir saat önceki bir olay ,örneğin bir doğal afet,bir salgın hastalık,birkaç saat sonra ülkemizde ya da başka ülkelerde yaşanabilir.Eğer biz bu durumdan önceden haberdar olursak gerekli tedbirleri alabiliriz ,ülkemizi ve diğer ülkeleri bilinçlendirebiliriz.Bir diğer konu ise bilgi edinme:Daha önce hiç bilmediğimiz bir konu hakkında bilgi sahibi olup küresel farkındalık yaratabilir,kültürlenebiliriz.Başka bir konuya değinmek istersem empati duygumuz ile beraber ,dünyada yaşanan bu olaylar bizi etkileyebilir ve evrensel bir dayanışma duygusu içerisinde kendimizi bulabiliriz.Dolayısıyla yardımda bulunma isteğiyle ülkelere yardımda bulunabiliriz.Son olarak sosyal medya,insanların toplumsal ve siyasi olaylar karşısında ani tepki gösterip organize olmalarını sağlar.Örneğin protestolar ya da yardım kampanyaları kısa süre içinde büyük kitlelere ulaşıp daha verimli yardımlar , etkiler yaratabilirler .Bu durum aynı zamanda birlik ve beraberlik duygumuzu vurgular.
Dünyadaki hiçbir şeyin tozpembe olmadığı gibi teknoloji de tozpembe değil maalesef.”Dünyanın öbür ucunda yaşanan bir olayı hemen öğreniyoruz. “cümlesini ” Bizim yaşadığımız her şeyi ,dünyanın öbür tarafında belki de aynı gece ve gündüz saatlerini bile paylaşmadığımız , insanlar öğreniyor.”diye yazsam birçoğumuzun bakış açısı ve fikirlerinin değişeceğine eminim.Öncelikle özel diye bir şey kalmamış oluyor .Ülkece aramızda yaşadığımız olayları,sevinçleri,üzüntüleri, zaferleri anında tüm dünya öğrenebiliyor.Belki de henüz paylaşmak istemediğimiz, daha tamamlanmamış olan bir çok olay ve düşüncemiz tüm dünyaya konuşulacak bir malzeme olabiliyor.Başka bir şey ise sosyal medyada bilgi hızlı bir şekilde yayılırken, yanlış, çarpıtılmış veya eksik bilgi de aynı hızla yayılarak insanları yanıltabilir. Bu durum, insanları yanlış yönlendirebilir veya panik yaratabilir.Sürekli olarak olumsuz olaylara ve travmatik görüntülere maruz kalmak, özellikle sosyal medyada aktif olan bireyler için duygusal olarak yorucu olabilir. Bu durum, depresyon veya anksiyete gibi olumsuz psikolojik sorunlara yol açabilimekte.Daha fazlası ise bu teknoloji uluslararası sorunlarla dikkatimizi çekip farkındalık yaratırken ulusal sorunlarımızı unutmamıza sebep olabilir.
Ünlü mucit Artur C. Clarke’ın da dediği gibi” Yeterince gelişmiş bir teknoloji,sihirden farksızdır . “ama her sihirin de bir yan etkisi olduğunu unutmayıp kendimizi teknolojiye gereğinden fazla kaptırmamalıyız.Teknolojinin bize sunduğu bu komünikasyon fırsatını en iyi şekilde değerlendirmeliyiz.