İnsanoğlu elbet hata yapar ama önemli olan hatanın sonrasıdır. İki seçenek var ya o hatadan ders çıkarır bir daha öyle bir hata yapmazsın ya da o hatayı değerlendirmeyip tekrar hata yaparsın. Albert Einstein “Dünden ders çıkar, bugünü yaşa, yarın için umut et!” demiştir. Elbet bu söze yeryüzündeki olgun diyebileceğimiz her insan katılır. Bugün ben de bu söze neden katıldığımı açıklayacağım.
Tıpkı kötülüğün, mutsuzluğun olamaması gibi bir durum düşünülemeyeceği gibi hatası olmayan bir insan da düşünülemez. Kötülük var ki iyiliğin bir kıymeti var. Eğer kötülük hiç olmasaydı iyiliğin iyilik olduğu anlaşılamazdı. Aynı şey mutsuzluk için de geçerlidir, eğer mutsuz bir insan olmasaydı mutlu bir insanı diğer insanlardan ayıran bir şey olmazdı. Hata yapmak içinde aynı şey geçerli çünkü eğer bir insan hata yapmazsa tecrübe kazanamaz. Bazen hata yapmak anında doğruyu yapmaktan daha iyidir belki de. Çünkü bir işi başarmakta şans faktörü de etkilidir ve şans her zaman sizden yana olmaz. Bir kere herhangi bir işi şans ile başardığınızda bir daha ki sefer o şans sizinle olmayabilir fakat hata yapıp bundan ders çıkardığınız zaman o tecrübeyi kazanmış ve bir dahaki sefere doğru olanı yapmak için hazır olursunuz.
Her zaman hayatı yaşamayı seven insanlar “Anda kal.” derler. Bence haklılar anda kalmak insanın hayattan daha çok zevk almasına-kötü ve üzgün olduğumuz zamanlar hariç- sebep olabilir. Ancak bu söylendiği kadar kolay yapılabilen bir şey değil. Tabii bu kişin kişiliğine de bağlı. Mesela mükemmeliyetçi ve stresli bir insan her şeyin kusursuz olmasını ister-stresinin kaynağı da genelde budur- bu da o insanın anda kalmasını zorlaştırır. Çünkü bugünün aksaklığı yarını etkiliyorsa eğer o kişi yarını düşünüp yarın ki olacak aksaklığı kafasına takacaktır veya kafasına çok takan biri dün olmuş bir olaydan dolayı bugününü mahvedebilir. “Dün tarih oldu, yarın ise bir bilmece fakat bugün sana verilmiş bir hediyedir. Bunun kıymetini bilmek gerekir.” bu sözün gerçekten anda kalmayı tam olarak anlatan bir söz olduğunu düşünüyorum.
Yarın olacak şeyleri planlamak, onları kafada daha yapmadan halletmek insanın işini gerçekten kolaylaştıran bir şeydir. Hatta çoğu insan ajandayı o kolaylık ve gün içinde yapılacaklar için verdiği motivasyondan tutuyor. Ama bazı stresli insanlar gibi yarın olacak olumsuzlukları ya da yapılacak işlerin zorluğunu düşünüp bugün mahvetmemek lazım. Yarın için umut etmek lazım.
Albert Einstein’ın bu sözünün hayatta yapı taşı olarak kullanılabileceğini düşünüyorum. Hatalar ders çıkarmak, an yaşanmak, gelecek ise umut etmek için vardır