Hayat alabildiğine düşüncelerle ve inanışlarla doludur. Sen ona ne katarsan o da sana kendinde olanları sunar bir misafirperverlik edasıyla. İnsan; ister, umut eder, hayal kurar ve bazı şeyler için de çabalar. Peki, bir şeyler uğruna çabalamak yeter mi? Sen elinden geleni yaptıktan sonra da her şey yolunda sürüp gider mi? Yoksa karşına beklenmedik yokuşlar ve engebeler çıkabilir mi? İnsan bir süre sonra kendini umutsuzluk girdabına yavaş yavaş ilerler.
Bir şeyi çok istersen olur diye insanların kendi çaplarında inanışları vardır. Bense bir şeyi ne kadar dilersem gerçekleşme ihtimalinin o kadar benden uzaklaştığını düşünürüm. Kendi çapımda totemler yaparım. Bir tür kendini kandırmadır bu. Kendimi belki de böyle aldatıyorumdur. “Eğer bir işi halletmek için birden fazla olasılık varsa ve bu olasılıklardan biri istenmeyen sonuçlar veya felaket doğuracaksa; kesinlikle bu olasılık gerçekleşecektir.” Bir süre sonra da fark ettim ki bunun hayatta bir adı varmış, Murphy Kanunu. Murphy Kanunuyla neredeyse hayatın her yerinde yüz yüze geliriz. Hani hayatta her şey üst üste geliyor diye isyanlarda bulunuruz ya işte tam o. Mesela telefonunuz bozulur tamire götürürsünüz ama telefoncuya götürdüğünüz zaman hiçbir bozukluk olunmadığı fark edilir, bir arkadaş ortamında sohbet ederken siz yanlış yapana kadar kimsenin sizi dinlememesi, ilişkilerde iki taraf kaybetmeye başlarken ikisi de haklı olduğunu anlar…
Hayatta bir de polyanacılık etkisi vardır. Bunda da evren size kurallar koymaz ya da sınırlamalar yapmaz. Bir şeye sahip olduğunuzu hissederseniz evren de sesinizi duyup size yanıt verir. Bu kanuna da Çekim Yasası denmektedir. Peki, bunca olumsuzluk başımıza nerden geliyor? Hayata ne çıkarsa bahtıma demekle her şeyi bitirmek bu kadar kolay olabilir mi?
Aslında bakılırsa her olumlu şeyin içinde bir olumsuzluk ve her olumsuzluğun içinde olumlu bir nokta vardır. Önemli olan ne istediğimizi anlayabilmek ve kendi arzu ve doğrularımızın izinde ilerlemek. Hayatta her zaman her şey yolunda gitmez ve bunu belirli sonuçlara bağlamak da gerekmez. Evren bize var oluşu sunar ve onu şekillendirmek bize düşer. İnsanın olayları çeşitli şeylere bağlaması doğasında vardır. Aldanış olduğunu söylemiştim. İnsan istediği zaman arzuları gerçekleşebilir ya da gerçekleşmez bunun temel nedeni sebep ve sonuç ilişkisidir. Çeşitli kanunlara ya da yasalara bağlamak gereksiz kalır. Şimdi de kendi isteklerimi listeledim. Gerçekleşenlerin yanında bir artı ve gerçekleşmeyenlerin yanında ise bir eksi var. O eksinin bir sebebi varsa da benim kendi doğrularımın yanlış olmasıdır.