Rahatsız hissettiğimizde, bu hava ile ilgili bir sorun mu? Ekim ayının gelmesiyle birlikte, sıcaklık, vücudunuzu kışa adapte eden ve siz dikkat etmeden ruh halinizi etkileyebilen bunaltıcı havaya düşer. Hiç şüphe yok ki bazı baş ağrısı ve ağrı türleri ve belirli kan dolaşımı problemleri bazen hava şartlarına bağlıdır. Vücudumuz atmosferik olaylara tepki verir. Yağmur veya güneş, sıcak veya soğuk, organizmalar sürekli olarak sıcaklık, nem ve hava basıncındaki değişikliklere uyum sağlamalıdır. Elbette bu, bilincimizin dışında gerçekleşen bir uyum halidir ve biz onu hissetmiyoruz. İç hastalıkları uzmanı Sertuğ Akkorlu, “Havanın aniden ısınması ve soğumasının neden olduğu kısa süreli sıcaklık değişiklikleri insan vücudunun uyum sağlamasını zorlaştırıyor. Bu durum insanı zorlaştırıyor, vücut baskı altındadır ve savunma sistemini zayıflatır. ” dedi.
Ani hava değişikliği vücutta; depresyona, belirgin endişe haline, aşırı duygusal hassaslığa ve sinirliliğe, olağan aktivitelere karşı ilgi azalmasına, yorgunluğa, kas-baş ve eklem ağrıları dahil soğuk algınlığına benzer belirtilere, uyku düzeninde değişmeye (uykuya dalma ve uyuma problemleri veya çok uyuma), iştah değişimlerine (aşırı yeme, iştahsızlık veya belirli gıdalara aşırı istek duyma), SAD’a (seasonal affective disorder veya mevsimsel etkisel hastalık), güçsüzlüğe yol açabilir. Tabii ki hava değişimlerinin etkisi kişiye göre değişebilir. Kadınların daha hassas olduğu tespit edilmiştir. Bazı insanlar, özellikle kadınlar, havadaki değişikliklere diğerlerinden daha duyarlıdır. Kadınlarla ilgili yapılan bazı çalışmalarda, çoğu kadının genellikle yazın daha iyi, kışın daha kötü hissettiği tespit edilmiştir.
Işığın ruh hali ve depresyon üzerindeki etkilerinin yanı sıra dışarıda daha çok vakit geçiren ve yazın spor yapan kadınlar da bu durumu kısmen açıklayabilir. Araştırmacılar, mevsimsel ruh hali değişimleri, hormonlar ve biyolojik ritimler arasındaki bağlantıyla ilgileniyorlar. Bu bağlantının biyolojik önemi olabilir, çünkü östrojen ve progesterondaki (östrojen) dalgalanmaların sirkadiyen ritmi etkilediği bilinmektedir. Bu aynı zamanda bir kişinin östrojen veya progesterona duyarlılığı ile de ilgilidir.
Hava koşulları ne kadar ani ve hızlı değişirse, insanlar şikayetlere o kadar duyarlı olur. Organizma, hava kalitesindeki ani değişikliklere yeterince hızlı ayak uyduramayabilir. Örneğin tansiyonu düşük olan kişilerde kan dolaşımı bozulabilir. Astım veya eklem hastalıkları olan kişiler havaya karşı en savunmasız olanlardır. Soğuk havalarda nefes almada zorluk veya eklem ağrısı gibi belirtiler kötüleşebilir. Düşük basınç genellikle vücut üzerinde olumsuz bir etkiye sahiptir, ancak sabit yüksek basınç altında şikayetler ortadan kalkabilir. Bununla birlikte, hava hala çok sıcak veya yüksek basınç altında çok soğuk olsa bile, gövde yine de yüklenebilir. Bu bakımdan insan vücudu üzerinde en büyük etkiye sahip olan hava, ilkbahar ve sonbaharda oluşan yüksek basınçlı havadır.