17 yaşındaysanız ve böyle bir teknoloji çağında yaşıyorsanız bazı şeyler çok zor olabiliyor. Özellikle yaşadığınız devirde yeteneğin bir önemi yoksa, herkes robotlaştırılıyorsa, tek çeşit insan üretiliyorsa ve para her şey ise. Bu hiçbir zaman beni değiştirmedi ama. Hiç uyum sağlamaya çalışmadım ya da hiç insanların izlememi istediği yola tek bir adım bile atmadım. Sarışın olmadığım için saçımı boyatmadım, gözlerim mavi değil diye lens takmadım, diş tellerimi çıkarmak için gün saymadım, çillerimi gizlemek için makyaja başvurmadım ya da mükemmel olmayan vücudum için kendimi kısıtlamadım. Çünkü diğer insanların hayatıma yön vermesine izin veremem. Her insan gibi hayatımı robot olarak yaşayamam. Neden mi? Çünkü kendime özgü hayallerim var. Ressam olmak istiyorum mesela.Gerçekleşmez belki ama dilemeye değer.
Londra’ya taşınmak istiyorum. Kimsenin benim hakkımda bir şey bilmediği bir başlangıç istiyorum. Kendime ait bir evde tek başıma yaşamak, orada yaşlanmak istiyorum. Gerçekleşmez belki ama dilemeye değer.
Gerçek arkadaşlar istiyorum. Kimsemin kimseyi ezmeye çalışmadığı, herkesin birbirini desteklediği arkadaşlar istiyorum. Gerçekleşmez belki ama dilemeye değer.
Ah, bir de son olarak, düzgün bir toplum istiyorum. Herkesin hak ettiği kadar aldığı. Kadınların objektleştirilmeyip erkeklerin tüm sorumluluğu almak zorunda hissetmedikleri bir toplum. Çocuklara şiddet uygulanmayan, hayvanların öldürülmediği bir toplum. Paranın ya da ünün insanları özel kılmadığının farkındalığında olan bir toplum. Evet, ne düşündüğünüzü biliyorum.Ama yine de…hep bunu diyeceğim. Gerçekleşmez belki, ama dilemeye değer.