Dijitalleşme günden güne artan bir fenomen. Sosyal medya, videolar, Twitter, Facebook, Instagram’a kadar insanların hayatlarını paylaştığı hatta daha da doğru söylemde hayatlarını oluşturan dijital bilgi platformlarındaki yedekleme hafızası ve arta kalan yük, uzmanları şüphe ve korkuya düşürmüş durumda. Dijitalleşen dünyayla beraber dünyanın kütlesel ağırlığı radikal bir hızlanmayla karşı karşıya. Dijital camiadaki veri hafızası nasıl gözle görülebilen bir masa, insan, elma, armut, karpuz gibi teraziyle ölçülmüş miktardaki olgular gibi kütle kapsıyor olabilir diye sorabilirsiniz. Cevabı ise şöyle bilgi, parçacıklara nasıl davranacaklarını söyleyen özellikler gibi dijital olmayan şeylere de uygulanabilir. 1960’ların başında, Alman-Amerikalı fizikçi Rolf Landauer, herhangi bir sistemden bilgi silmek için enerjide değişiklik meydana gelmesini ön gördü. Küçük bir değişiklik olsa da temelde bilgi silimi ısı radyasyon emisyonu ile ilişkilendirilebilirdi. Dijital bir bilgi için, Vapson’un da araştırmalarını destekler yönde düşünürsek ve Einstein’ı hesaba katarsak, enerjideki temel bir değişikliğin kütledeki bir değişime de eşit olması gerekir.
Peki ya bu artışın dünya üzerindeki kötü etkileri nasıl olabilir ya da aşırı ağırlaşmadan dolayı insanlığı tehlikeye sokacak herhangi bir olasılık mevcut mu? Bilim adamlarının öne sürdüğüne göre fazla ağırlaşma 350 yıl sonra kendini belli edecek ve dünyanın çökmesine kadar ciddi sonuçlara yol açacak. Bu sonuçları engellemek için ne yapabiliriz? Bilim adamları Vapson ve Landauer’in yaptığı son çalışmalar, verilerin karmaşık elektron içeriği ve yapısını değiştirip daha da ilginci yeni bir maddenin hali görüşüne katılıyor. Landauer’in önceden söylemiş olduğu teoriyi, kendi yaptığı deneyle temel bileşenler üzerindeki etkisini inceliyor Vapson. Bir atomun temel kütlesi içsel dinlenme enerjisinden ve kendisi hakkında çok az bilgiden oluştuğunu varsayarsak, teorik olarak, antimadde muadili pozitronla karşılaştığında salınan foton spreyinde öngörülebilir bir enerji spektrumu yayar. Bir madde parçacığını bir antimadde parçacığıyla çarpıştırdığımızda birbirlerini yok ettiklerini biliyoruz. Parçacıktan gelen bilgi yok edildiğinde bir yere gitmek zorunda ve parçacıklar içindeki yayılan enerji termodinamiğinin farklı bir spektrumu olarak karşımıza çıkmaktan ziyade, parçacıklar arası bulunan enerji biçimi olarak bağlantı bilgilerini sıkıştıran yeni bir kararlı hal gözlemleyebiliriz. Bilgi taşıyıcılığı da kararlı bir hale gelmek için elektronlar için bir fırsattır.
Yani elektronların 22 milyon kat daha küçüğü olan veri kapasitesi elektronların kararlı hale gelmesi için kendilerini indirgiyebilecekleri bir yöntem. Çok küçük bir alana sahip olmalarına rağmen birleştiklerinde devasa felakete yol açabilecek bu veri ağırlaşması sorunu hakkında bilim dünyasının henüz herhangi bir çözüm yolu yok. Ama bilinen gerçekler üzerinden hareketle veri alt tabanının yaydığı enerjilerden yola çıkarak aynı enerjiinin atoma uygulanmasıyla çekirdeğinde tepkime yürütülerek antimaddeler gibi anti veri maddeleri de üretilebilir. Dünyamızda çoğu kişinin farkında olmadan dijital hazneyi doldurduğu ve belki bundan yıllar sonra çökmemize sebep olacak verileri düşürmenin bir yöntemi var mı?