Değerini Bil

Duru, zengin bir ailenin kızıymış. Lüks evlerinde üvey annesi, üvey kardeşi ve kendisi yaşıyormuş. Duru’nun babası üvey annesi ile evlendikten iki yıl sonra vefat etmiş ve o günden sonra üvey annesi her işini ona yaptırırmış.. Üvey kardeşi ise çok şımarıkmış ancak Duru onların aksine yardımsever ve iyi kalpli bir kızmış. Bir gün Duru evde yalnız otururken  üvey annesi ve kardeşi eve gelmiş. Hemen ona emir yağdırmaya başlamışlar. Üvey annesi ” Evin tozunu aldın mı? Kimin umurunda? Temizlediysen bile tekrar temizle! Sonuçta her attığımız adım toz yayıyor. ” demiş. Kardeşi ise ”Kahvem nerede? ” diye bağırmış. Duru günden güne kendisini daha değersiz hissetmiş. Yine bir gün üvey annesi evde meyve ve sebzenin bittiğini fark etmiş ve ” Duru! Evde meyve ve sebze kalmamış! Bu akşam misafirler gelecek. Sen nasıl yemek yapacaksın? Git ormandan tropikal ve zengin gösteren meyveler veya sebzeler topla. Zehirli olmamasına dikkat et. İlk kendin tat sonra topla. Bu arada markete gitme. Sen varken para harcamaya ne gerek var değil mi? Ben olmasam ruhun bile duymayacaktı ve misafirlere bizi rezil edecektin. Bu arada misafirler geldiklerinde hizmetçi kıyafetlerini giy ve kızım olduğunu kimseye belli etme. ” demiş. Duru çaresizce ormana gitmek için montunu alıp çıkmış. Bir sürü meyve topladıktan sonra bir kahve çekirdeğine rastlamış ve kahve çekirdeği konuşmaya başlamış. Duru şaşırmış ancak onu dinlemeye karar vermiş. ”Karşıda bir bina var. O bina da seni dinleyecek ve sorularını yanıtlayacak. Orada içini dökebilirsin.” demiş kahve çekirdeği. Duru oraya gitmiş ve döndüğünde yüzünde büyük bir tebessüm ile dönmüş. Kahve çekirdeğine teşekkür etmiş ve kahve çekirdeği ”Ben bir kahve çekirdeğiyim fakat bir de bakmışsın ki o çok sevilen kahve olmuşum. Yani ben olmadan kahve olmaz. Sen de bir insansın. Bu dünyada her insanın bir görevi vardır. Yoksa boşu boşuna neden bir insan doğsun ki? Evet, bugün sadece bir kızsın ama yarın başarılı bir doktor olabilirsin veya bir şarkıcı. Bu yüzden değerini bil.” demiş. Duru eve geldiğinde ailesine ”Ben artık 18 yaşına geldim. İstediğimi yapabilirim. Şu an param yok ama iş bulunca bana yetecek kadar param olacak!” demiş. Annesi tam onu durduracakken Duru kendine bir iş bulmak için evden çıkmış. Yeteri kadar para elde edince kendine bir ev almış ve her ne kadar o ev küçük olsa bile hayalleri o eve sığmış. Kısacası hayallerini o evde gerçekleştirmiş ve sonunda ünlü bir terzi olmuş. Zengin olmuş ancak üvey annesinin aksine önce ihtiyaçlarını karşılamış. Evini değiştirmemiş çünkü ona  ilham orada geliyormuş. Hayatının sonuna kadar o evde mutlu mesut yaşamış.

 

(Visited 10 times, 1 visits today)