Sisli bir sabahtı gözlerimi o güne açtığımda umutsuzluklarım havayla daha da şiddetlenmişti.Cama vuran yağmur damlaları beni bugüne de hüznümü hatırlatarak uyandırmıştı.Bir işim hala daha yoktu, çabalarım gün geçtikçe bana benziyordu…Yine o kapı senin bu kapı benim elemana ihtiyacınız var mı diye dolaşacak mıydım? O lokanta, o mağaza camında gözlerim eleman arıyor yazısına çarpacak mıydı?İnsanlar nasıl böylesine kolay bir şekilde iş bulabiliyordu? Amcamı ise yaptığı onca şeyden sonra affetmek…
Yataktan kalkmak için kendimi toparlamam biraz uzun sürdü ama çok değil biraz düşündükten sonra yapacaklarımı hiç acele etmeden giyinmeye koyuldum sanki hayatın anlamı benim için son bulmuşcasına kendimi yok etmek istedim sanki hiç var olmamış gibi olmak annemin babamın ablamın daha önce var olmadığı bir dünya istedim.İsteklerim arttıkça yaşadığım hayattan zevk aldığım şeyler giderek azalıyordu.Dedim ya doğru düzgün bir işim bile yoktu artık,bu yaşadığım hayatı azıcık da olsa değiştirmenin zamanı gelmişti bile ya da belki kendisi değişmeliydi.
Gelelim bir sene öncesine.Amcamın borçları ortaya çıkana kadar her şey mükemmel bir şekilde ilerliyordu.Ailemle beraber bir restoran işletmekteydik. Babam yapılacak yemeklerin,servis edilen içeceklerin,içkilerin hesabını kitabını yapardı.Aynı zamanda para ile ilgili sayımları paylaştırmaları vb. işeri üstlenirdi.Annem mutfaktaydı,yemeklerin yapılışları ondan sorulurdu canı ne isterse onu yapar kimse de karşı çıkmazdı.Ablam ise kirlenen bulaşıkları yıkar temizler tekrar annemin kullanması için ona uygun yerlerine dizerdi. Ben ise siparişleri getirip götürür azar azar herkese yardım ederim.Bu fikir aslında benim küçüklükten beridir hayalini kurduğum bir şeydi .Belli bir müddet sonra işlerimiz ilkinden beş kat artmıştı.İsmimizi tüm şehirdekilerin bilmesi az gelmiş ki ülke sınırlarına kadar dayanmış başka ülkelerden de azar azar bilinme noktasına gelmişken küçüklüğümden beridir kurduğum bu hayalin dışına çıktığımızı anlamıştım.O kadar insan gelmeye başlamıştı ki üç kere dükkan değiştirmek iki tane de ek olarak yeni bayi açmaya koyulmuştuk tüm bunlarla artık personelimiz yani ailemiz yetmemeye de başlamıştı büyümemiz bizim sonumuzu yazıyordu. Duyulan ismimiz sayesinde amcamında ister istemez bu konudan amcamında haberi olmuştu vakit kaybetmeden kapımıza dayanıp çalışmak için bizden izin istedi herkes farkındaydı ki amcam kumar, şans oyunları ve bunun gibi şeylerle çok haşır neşirdi.İlk algı herkeste olumsuzdu fakat konuşarak bizim yanızda kala kala babamın içi ısınıp amcamı para konusuna ortak etti ve adeta sonumuzu getirecek el bombasının pimini çekti.İlk başlarda pek maaş vermese de babam temkinli yaklaşıyordu amcama.Giderek işlerin artmasında büyük rol oynadı fakat fazla sürmedi bıraktım tövbeliyim diye bizi kandır sa bile oynadığı oyunlar başına kapatılması güç bir borç sokmuştu.Sahip olduğumuz her şeyi satsak bile bu borcu kapatamazdı.Bizim bu durumu öğrenmemiz biraz geç olsa da düzeltmemiz güç hatta düzelmeyi bırakın imkanısıza yakındı.Çok değil belki bir gün bile olmadan her taraftan haciz memurları, kumarhanelerin korumları bizim bütün var mal varlığımıza el koyup aldı.Başka bir kumarhane ise ailemi amcamı kaçırıp işkence etmişlerdi ben bir şekilde ellerinden sıyrılmayı başarmıştım.Polislere haber vermiştim ama artık çok geçti ailem ölmüş amcam ise biraz daha işkenceye devam etselerdi ölecek duruma gelmişti.Amcamı yanıma alıp onun iyileşmesini bekliyorduk ki amcamın odasında bulduğum merak edip aldığım piyango biletinin sağ cebimde olduğunu fark edene kadar.Tüm dünyayı bir kenara bırak amcamı da yatırdıktan sonra bileti kontrol etmeye dışarıya çıktım.7,16,17,21,37,41 Büyük ikramiye mi diye sordum amcaya oda evet deyince.Tam olarak şu sözleri bağırarak söylememle parmaklarımdan süzülmesi bir oldu”İnanamıyorum,büyük ikramiyenin çıktığı bilet benim ellerimde !”
Dememle amcamın arkamdan gelip bileti çekmesi bir oldu.Yara bere içinde zar zor beni takip etmiş,bulmuş ve dediği onca gerçekleşen şeyden sonra.” Bu bilet benimdir ve sana da hayatta…”
Oysa ki o yataktan kalkamadan kendimi hafif nemli karanlık beyaz bir şeyin içinde buldum.