Davetsiz Misafir

Güz aylarının içindeydik. O gün okuldan eve yeni gelmiştim ve evde sadece ben vardım.                                    Annemin “Evde ekmek kalmamış, marketten alır mısın?” demesi üzerine sokakta sallana sallana, titreyerek ve isteksiz bir şekilde ilerliyordum. Ama nereden bilebilirdim ki onu göreceğimi?

Yolda dalgın bir şekilde ilerlerken aniden bir ses ve bir adet simsiyah ama ucunda küçük beyaz bir noktası olan bir kuyruk gördüm. Tam olarak nereye gittiğini göremedim, aniden kuyruk kaybolmuştu. Önce hiç umursamadım ve yoluma devam etmeye başladım, ta ki marketten çıkıp o kuyruğu tekrar görene kadar… Bu sefer onun nereye gittiğini görebilmiştim ve hızla o yöne doğru ilerlemeye başladım. Saat 18.00 sularındaydı yani hava gittikçe kararmaya ve dışarısı tenhalaşmaya başlamıştı. Kuyruk gittikçe sokak aralarına doğru yol almaya başlamıştı, ben de hızlı koşarak onun peşindeydim. Aniden arkamı dönüp geldiğim yola doğru baktım. Kalbim iyice hızlı atmaya başlamıştı hem yorulmuştum hem de kaybolmuştum. Ve bu sefer kuyruğun gittiği yöne doğru baktım, hiç bir şey yoktu.

Marketin olduğu yöne doğru hızla ve anlatamadığım bir korkuyla koşmaya başlamıştım. Nereye gittiğimi hiç bilmiyordum. Koştum, koştum, koştum ta ki bizim evimizin önünde aniden duraksayana dek. Sağıma ve soluma baktım arabamızı gördüm ve derin bir oh çektim. Annem gelmiş olmalıydı, elimdeki ekmeğe kaygılı bir şekilde bakarak kapı zilini çaldım. Bütün akşam yatağımda dönüp durdum çünkü ‘O neydi?’ diye hep kendime sormaktan uyuyamadım. Sabah okula gitmeden önce annemin ışıldayan gözlerine bakarak ‘Görüşürüz anne’ dedim ve evden çıktım. Anneme bir şey olduğunu anlamıştım çünkü çok heyecanlı ve mutluydu bu yüzden gözleri ışıl ışıldı, yine yolda yürürken dalıp gitmiştim.

Okul bittikten sonra hızla eve döndüm ve içeri girdim. Aniden onu gördüm. o evdeydi hem de bizim evimizde. Annem yavaş yürüyerek benim yanıma geldi ve “Çok tatlı değil mi?” dedi. Dilim tutuldu ve konuşamadım. Anneme aralıksız bir sürü soru soruyordum. Annem sorularıma cevap vermeden “Hadi içeri gel de konuşalım” demesi üzerine bay kuyruğu kucağıma alıp annemin yanına merakla gittim…

 

 

 

 

 

 

a

(Visited 65 times, 1 visits today)