Ben babam ve annemle evde otururken kapı çaldı:din don diye bir ses geldi. Ben kapıya koştum ve kapıyı açtım. Siyah şapkalı bir adam geldi. İyi kalpli birine benziyordu. Ben çok korktum.Babam ve annem yanıma geldiler. Onu içeri aldılar. Çok uzak bir yoldan geldim diye söze başladı. Ona çikolata,çay ve kahve ikram ettik. Onu o gece evimizde misafir ettik. Sabah olunca beraber kahvaltı yaptık. O dışarıya bir yerlere gitti.Çok maceracı birine benziyordu. Eve gelince ona adını sordum ama cevap vermedi. Çünkü kendi adını bilmiyordu. Annesi ona bakamayacağı için onu bir sepetin içinde gölete burakmış. O kara şapkayı uyurken bile çıkarmazdı. Onun bir gece daha misafirimiz olarak evimizde kalmasına izinverdik. Güzel bir uyku almıştım. Ama yabancıyı evde göremedim. Çok meraklandım.Akşam olunca odada kendi kendine konuştuğunu gördüm. Çok meraklandım.Şöyle diyordu:keşke annem beni bir göle bırakmasaydı. Onun yanına gittim. Ne oldu dedim. Şöyle cevap verdi. Aslında annem beni göle filan burakmadı, ben yürümeye başlayınca evden kaçtım.Artık onun şapkasının altında kimin olduğunu biliyorum
Ona şu ismi verdim:Ahmet adını verdim. Uğraştık,uğraştık ve etrafa ilanlar astık. Gazeteannesini bulmamıza yardım etti. Ahmet çok heyecanlandı. Onu annesinin olduğu yere götürdüm. Annesi orada telaşlı,telaşlı bakıyordu.Oğlunu görünce çok sevindi.Sonunda birbirlerine kavuşmuşlardı.Bizde birbirlerine kavuştukları için çok sevinmiştik Anne oğul beraber mutlu mesut yaşadılar
DAVETSİZ MİSAFİR
(Visited 83 times, 1 visits today)