Dahiliğin Sınırı

İlgili resim

Sizce dahilik nedir? Ölçülebilir mi? Veya bir sonu var mıdır? Bana kalırsa dahilik dediğimiz şeyi günümüz insanlarının her zaman yaptığı gibi standart ölçülere göre değerlendirmemeliyiz. Neticede standartlarımızda bir dahilik sınırı yok.

Albert Einstein’ın “Aslında herkes dahidir. Ama siz kalkıp bir balığı, ağaca tırmanma yeteneğine göre yargılarsanız, tüm hayatını aptal olduğuna inanarak geçecektir.” sözü size ne anlatıyor? Bana kalırsa çağım insanının her şeyi belirli bir düzen, ölçü çerçevesi içinde değerlendirip o ölçüye uymayan her şeye aykırı demesini anlatıyor.

Mesela kendimizi düşünelim bir konuda başarılı olamadığımız zaman kendimizi hemen aptal diye nitelendirmiyor muyuz? Aptallık ölçümüz ne peki bunu bilen var mı? Ya farklı düşünüyorsak veya farklı şeylere yeteneğimiz varsa o zamanda bizi aptallık sınırı içine alabilecekler mi?

Dahi olmak için sadece Matematik, Fen, İnkılap, Türkçe gibi dersleri yapabiliyor olmak mı gerekiyor? Örneğin Albert Einstein aslında 20. yüzyılın en önemli insanlarından biriydi ancak ilkokulda onu “gerizekalı” diye nitelendiriyorlardı. Herkes gibi o da kendi alanında en iyisini oldu ve dahi diye nitelendirdiğimiz insanların başında yer aldı.

Bir insanı en iyi yaptığı şeyden koparıp standartlara, standart yaşama uygun hale getirmek için gösterdiğimiz  çabamızın bir sonu gelmedi mi hala?

Sonu asla bulunamayacak sınırları zorlamak yerine herkesi aynı ölçüye göre yetiştirip yargılamak sizce de yanlış değil mi?

İşte yapmamız gereken en önemli şey bu. Herkesleşme den sınırlarımızı zorlayıp en tepe noktamıza, yapabileceklerimizin en iyisinin ne olduğunu görmeye çabalamamız. Yeteneklerimizi keşfedip, farklı yönlerimiz olduğu için üzülmek yerine onları değerlendirmeliyiz. Çünkü kendi zihnimiz dışında hiçbir şeyin sonunun ne olduğundan emin olamayız.

(Visited 127 times, 1 visits today)