Türkler için çok büyük önem arz eden, belki de en önemli gün, 29 Ekim 1923, yani cumhuriyetin ilanı.
Cumhuriyet çok büyük zorluklarla, Kurtuluş Savaşı’nda verilen büyük mücadele ile, yere dökülen kanlar ile, elimizde hiçbir şey yokken halkın orduya katılmasıyla ve dahası bütün dünya tarafından kabul gören Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çabalarıyla ilan edildi. Bu yıl ise cumhuriyetin 100. yılı. Cumhuriyetin ilan edilmesiyle birlikte Türkler için çok büyük önem arz eden gelişmeler oldu. Alfabemiz, Arap alfabesinin kullanımı zor olması nedeniyle Latin alfabesi oldu. Türkiye’deki okuma-yazma oranı önemli ölçüde arttı. Kadınlara Avrupa’da ilk kez seçme ve seçilme hakkı verildi. Erkek egemen toplumdan eşit şartlara geçildi. Din işleri, devlet işlerinden ayırıldı. İnsanlara özgürce giyinebilme imkânı sunuldu. Atatürk eğitime çok büyük bir önem veriyordu. Kendisi başöğretmen olarak yazdığı geometri kitabında matematik terimlerine yeni isimler buldu. Böylece Türkler matematik alanında ilerledi.
Atatürk ülkenin gençlerinin ülkenin geleceği olduğunu bildiğinden gençlerin daha iyi eğitim alıp daha iyi yerlere gelebilmesi için pek çok mektep açtı. Sadece gençlere değil daha küçük çocuklara da çok önem veriyordu. TBMM’nin açılış tarihi olan 23 Nisan’ı tüm dünya çocuklarına armağan etti.
Bizler cumhuriyetin 100. yılında, genç bir nesil olarak Türkiye’nin geleceğini temsil ediyoruz. Bu nedenle çok çalışıp Türkiye’nin geleceği için elimizden geleni yapmalıyız ki gelecek nesiller de Türkiye’de daha nice yüzyıllara mutlulukla girebilsin. “Ne mutlu Türk’üm diyene!”