Cumhuriyetin 100. yılı yine büyük bir coşkuyla kutlanıyor. Türk milletinin ulusal bağımsızlık sembolü olan cumhuriyet bizim için çok önemlidir. Büyük fedakarlıklar sonucu kazanılan cumhuriyet atalarımızdan bize miras kalan bir semboldür. Türk milleti bu sembolü kazanmak için bir çok savaş yaptı. Bazen kaybetti fakat kaybetse de umudunu yitirmeyip tüm gücüyle savaşmaya devam etti. Bu şekilde büyük zaferler sonucunda 29 Ekim 1923 tarihinde cumhuriyetini ilan etti. Bu cumhuriyetin nasıl kazanıldığını bilmeli ve saygı duymalıyız.
Harptan yenik çıkmış olan Türk milleti bitkin ve yoksul haldeydi. Her karış vatan toprağı işgal altındaydı. Ülke içinde yaptırımlar uygulanıyordu. Bunlar karşısında İstanbul hükümeti hiç bir şey yapmıyordu. Türk halkı bunlar karşısında daha fazla dayanamayıp karşı çıkmaya başladı. Protestolar yapılıp cemiyetler kuruldu. Fakat halk bunları yaparken düzensizdi. Bir lider gerekiyordu. İşte Mustafa Kemal 19 Mayıs 1919 da Samsun’a çıkarak bu milli direnişin lideri oldu. Samsun’dan başlayıp bir çok şehre gitti. Buralarda mitingler düzenleyip genelgeler yayımladı. Gittiği yerlerde halkı organize etti ve savaş için hazırladı. En son Ankara’ya geldi ve burada İstanbul hükümeti yardım etmeyince farklı bir hükümet olarak halkla birlikte bir meclis kurdu. Burada her ne kadar ülke işgal altında olsa da ülkenin gelişimi için daha o zamandan yenilikler yapmaya başlamıştı. O zamandan belliydi ki Türk halkına güveni tamdı ve şüphesiz savaşları kazanacağına inanıyordu. Artık savaş vakti gelmişti. Düşmanı yurttan atmak için mecliste planlar yapıldı ve vatanın her köşesinde savaşlar başladı. Kadınından çocuğuna seferber olarak doğu güney ve batı cephesi olmak üzere 3 cephede savaştılar. Maddi yetersizlikler nedeniyle gerekli malzemeye sahip değillerdi ve bu yüzden cephelere giderken soğuktan ve açlıktan hayatını kaybedenler oldu. Bu yetersizliklere rağmen savaştılar ve en sonunda batı cephesinde Büyük Taarruz’da Atatürk’ün “Ya İstiklal Ya Ölüm” sözüyle daha da coşan halk vatan toprağından düşman ayaklarını temizledi. Bu savaştan sonra bağımsızlık sembolü olan cumhuriyeti ilan etti.
Tıpkı Atatürk’ün dediği gibi “Benim naçiz vücudum bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” Cumhuriyetin ilan edilmesinin üzerinden tam 100 yıl geçti ve bu zamana kadar koruduğumuz gibi bundan sonrada bu büyük uğraşlar ve fedakarlıklar sonucu kazanılan cumhuriyetimizi korumalıyız. Cumhuriyetin nasıl kazanıldığını bilmeli ve vatan için şehit olan her kişiye saygı duymalıyız. Tabi ki de bağımsızlığımızı zedeleyecek kişiler olacaktır. Bu kişilerden korumakta bizim sorumluluğumuzdadır. Cumhuriyetin 100. yılı kutlu olsun!