Kurtuluşumuz 1923’te gerçekleşti. Esaretten kurtulmamızdan bir asır geçti. Bütün Türkiye aydınlandı, güzelleşti o gün. Başarmıştık. İşte size bu güzellik için dört yıl boyunca atalarımızın ne yaptığını anlatmak istiyorum.
Türkiye’yi yeni ufuklara hazırlamak için, 19 Mayıs 1919’da Atatürk Samsun’a yola çıktı. Erzurum, Amasya ve Sivas’ta kongreler düzenlendi. Bir yıl sonra, 23 Nisan 1920’de TBMM kuruldu. Bu esarete karşı çıkmaya hazırdık artık. Bizi zincirleyemezlerdi. Milletimizi başka milletlerin kontrol etmesine izin vermeyecektik. Yokluk içinde, tüm varlığımızla karşı koyduk düşmana. “Mevzu bahis vatansa gerisi teferruttur,” dedi Başkomutan. Kanımızın son damlasına kadar savaştık. Bizi zincirlemeye çalışan ülkeleri tek tek vatanımızdan attık. Türkiye’yi kurtarmıştık. Lozan Antlaşması imzalandı ve Kurtuluş Savaşı sona erdi.
Kurtuluş Savaşı’nda Cumhuriyet bizim olsun, huzur içinde yaşayalım diye bin bir Mehmetçik öldü. Bu bağımsızlığımızı gösteren, bizi biz yapan Cumhuriyeti hayatta tutmak da bizim vazifemizdir. Atalarımız bize bu geleceği verdi, bu sebeple bir asır boyunca cumhuriyeti koruduk ve asırlarca da koruyacağız. Türk bayrağı indirilemez, indirilmez. Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin İstiklal!