Bu yıl Türkiye’nin yılı. Türk cumhuriyetinin 100.yılı. Bundan 100 yıl önce Atatürk Türkiye’yi hür ve bağımsız bir devlet yaptı. Bunu hem Atatürk’e hem de onunla bu yolda yürümüş, can vermiş insanlara borçluyuz. Ailesini bırakıp cepheye gidenlere ölmekten korkmayanlara borçluyuz. Hissettiğimizi, düşüncelerimizi serbestçe söylüyor ve yargılanmıyorsak bunu Atatürk ve çağdaş ilkelerine borçluyuz. Cephede can vermiş onca insan varken bizler bu eşsiz bayramı avazımız çıkana kadar bağırarak kutlamalıyız ve onları sevgiyle anmalıyız.1 asırdır cumhuriyetle yönetilen, hür, bağımsız, kendi dili ve bayrağı olan çağdaş bir ülkeyiz. Tamamen esir bir milletten savaştık ve pes etmedik. Küllerimizden doğduk. Bu topraklar bize bin bir türlü mücadeleyle emanet edildi, korumak ve geliştirmek bizim vazifemizdir.
Kanında özgürlük ve bağımsızlık olan bizlere imkansızı gerçekleştiren Ata’m! Sen olmasaydın biz ne yapardık? En umutsuz anlarda bile halkımızı en küçük ışığa tutunması Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk sayesinde yaşanmıştır. Bir devlet, bir millet nasıl olunurmuş gösterdik biz onlara! Millet nasıl olunurmuş gösterdik biz onlara! Milletimiz hiç pes etmeden azimle savaştılar. Bu topraklar zor kazanılmadı, az kan dökülmedi. Şuan rahat rahat yaşadığımız bu toprakların ne kadar zor kazanıldığını biliyoruz ve minnet doluyuz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk çok yönlülüğüyle, ileri görüşlülüğüyle, umut verici bir kişiliği olduğu için halkımız ve askerlerimiz savaş sırasında olağanüstü çabalar gösterdi. Bu ülkenin gençlerinden biri olarak Atama en çok teşekkür edeceğim şeylerden biri isi getirdiği devrimler. Aynı zamanda halk cahil ve cühela iken kimseyi zorlamadan ne psikolojik ne de fiziksel bir şiddet uygulayarak onların fikrini değiştirdi. Farklı olanlara bile hiçbir zaman saygısını bozmadı. Her ne kadar ülkemiz şu an 100 yıl öncesinden birçok yönden farklı yönetilse de biz bir Cumhuriyet gençleri, ülkesiyiz. Vatandaşı olduğum bu ülkeyle gurur duyuyorum ve gurur duymaya da her zaman devam edeceğim. Hiçbir güç ,kuvvet beni Atamı ve yaptıklarını yaşatmaktan alıkoyamayacak.
Bu eşsiz bayramda tüm yaşıtlarım, küçüklerim ve büyüklerimden birkaç beklentim var. Bu bayramı her zamankinden farklı kutlamayın, her 29 Ekim’i 100.senesiymiş gibi coşku ve mutlulukla kutlayın . Bu bayram İstiklal Marşı okunduğunda her okuduğunuzdan farklı okumayın, her zaman bir bayram kutlarcasına okuyun. Bayrağımızı her gördüğünüzde içiniz nasıl sızlıyorsa bu bayram da aynı şekilde sızlasın. Unutmayın, yediğiniz her yemeği, aldığınız her nefesi, yürüdüğünüz her yolu en başta Atamız olmak üzere buralara gelmemizi sağlayan bütün şehit ve gazilerimize borçluyuz. Aklınızın bir köşesinden bunu hiç çıkarmayın