Merhaba ben Nilda;
Bugün size covit-19’un çocuklar üzerinde yarattığı etki hakkında düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. Covit-19 Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkıp, balta girmemiş yağmur ormanlarına kadar girmeyi başarmış. Dünyanın her tarafındaki en zeki en başarılı bilim insanlarının bile tam olarak çözemediği, milyonları etkileyen başımızdaki bir beladır.
Ben burada size nedir, nasıl bulaşır, bize bulaşırsa ne yapmalıyız sorularının cevaplarını anlatarak vaktinizi boşa harcamayacağım. Çünkü hepimiz sorumlu bireyler olarak neredeyse bir uzman kadar bilgiye sahip olduğumuzu tahmin ediyorum. Bu virüs hakkında o kadar çok uyarı, o kadar çok yayın yapıldı ki hani bir deyim vardır ya sağır sultan bile duymuştur diye, eminim sizier de duymuşsunuzdur Çocukları çok seven yetişkinler olarak bu kurallara harfiyen uyguladığınıza bir çocuk olarak inanmak istiyorum.
“Biz hepimiz şu anda tarihe tanıklık ediyoruz” diyor annem. Herhalde siz tarihe bir maskeyi bile doğru dürüst
takamayan, sosyal mesafeye uymayan ,hijyen kurallarına dikkat etmeyen yetişkinler olarak tarihe geçmek istemezsiniz.
Pandemi döneminde çocuk olmak çok zor, Çünkü çocukluğumu yaşayamıyorum. Yani ne parka gidebiliyorum ne bahçeye çıkabiliyorum ne arkadaşlarımı görebiliyorum ne onlarla oyun oynayabiliyorum ne de okula gidebiliyorum. Bildiğimiz hapis hayatı yaşıyorum. Size biraz da bu dönemin avantajlarından bahsetmek isterdim ama aklıma hiç bir şey gelmiyor. Bu nedenle yazamayacağım. Çünkü bana göre pandemi
döneminde çocuk olmanın hiçbir avantajı yok!
Bir sonraki blog yazımda görüşmek dileğiyle…Sağlıkla Hoşça kalın…