Çok Bilip Gezen Mi, Çok Okuyup Yapan Mı?

Sizce dünya insanı olmak ne demektir veya size göre kim dünya insanıdır? Vebanın aşısını bularak milyonlarca insanı acılı ölümden kurtarmış Waldemar Haffkine mi yoksa tam tamına otuz beş dil bilen Johan Vandewalle mi? İkisi de hayatları boyunca çok çalışmış, hayatları bu konulara adamışlar. Biri şu an hayatımızda büyük bir yeri bulunan aşı için ilk çalışmaları yapmış, diğeri ise hemen hemen her coğrafyadan bir dil bilen ve üstüne üstlük onları inceleyen bir dil bilimci idi. Peki, hangisi “daha çok” dünya insanı?

Öncelikle bir karar verebilmemiz için dünya insanı ne demek onu öğrenmeliyiz. Dünya insanı; milliyet, ırk, din, dil ayrımı gözetmeden, insanlığın en basit ortak paydasını benimsemiş insanoğluna denir. Johan Vandewalle, Türkçe de dahil tam 35 dil öğrenmiş 30 yıl gibi kısa bir sürede. Hatta Fince dilini dediğine göre bir günde öğrenmiş. Hayatının geri kalan 30 yılında ise bu dilleri incelemiş. Bu kadar dil öğrenmesinin nedeni ise karşısındaki insanla onun ana dilinde iletişim kurmamanın saygısızlık olduğunu düşündüğü içinmiş. Açıkçası, bu kadar dil öğrenmek için verdiği uğraşa değer mi orası tartışılır. Çünkü artık günümüzde çok dil bilmek, büyük bir marifet değil. Önemli olan işini görebileceğin dili iyi bir şekilde anlayıp konuşabilmek.

Waldemar Haffkine, yukarıda bahsettiğim faktörlerden dolayı insanları ayırmadan onları yararı için bir buluş yapmış bilim adamı. Kimi zaman virüslerle savaştığı gibi insanların cahil düşünceleriyle de savaşmış. Çünkü eski dönemde yaşayan insanlar aşının bilincinde değillermiş ve kendilerinin üzerinde deney yapılabileceğini hatta onları bilerek öldüreceğini düşünmüşler bu iyi kalpli bilim insanının. Haffkine, ise kendini riske atarak yeni bir aşı keşfettiği zaman ilk kendi üzerinde insanlara bir şey olmayacağını gösterebilmek için denemiş. Tek derdi bu olsa iyiymiş, dönemin Rus siyasetçileri de ona halk gibi güvenmemişler ve onu önlemeye çalışmışlar. O ise insanlara yardım etmek istediğinden dolayı ana yurdu olan ve çok sevdiği Rusya’yı bırakıp Hindistan’a daha kolay bir şekilde aşı çalışmalarına devam edebilmek için göç etmiş. Haffkine’den sonra birkaç Rusyalı daha aşılar geliştirmiş ama bu aşılar onun yaptığı kadar iyi değilmiş ve ölümlerle sonuçlanmış. Halk ise hiçbir suçu olmayan Haffkine’i suçlamışlar.

Bence, dünya insanı çok dilip dünyanın her yerini gezmekle olunmaz. Elbette, bunlar insanın kendisi için çok güzel şeyler ama dünya insanı demek hiçbir ayrım gözetmeksizin insanlara yardım eden kişidir. Bu nedenle eğer ikisi arasından birine “daha çok” bu dünya insanı diyecek olursam kesinlikle birçok kişinin hayatı kurtarmış olan Waldemar Haffkine için derdim.

 

(Visited 40 times, 1 visits today)