Dünyanın dört bir köşesine yayılmış durumdayız. Hepimizin dil, ırkı, vatanı farklı fakat amacı aynı: Hayatta kalmakta başarılı olmak. Fakat hiçbir şeyin aynı olmadığı dünyada tabii ki de başarıya giden yol hepimiz için aynı değil.
Mesela ülkemiz sınırları içerisinde bile bölgeler arasında ciddi farklılıklar oluşabiliyor. Mesela doğuda ulaşım zorken batıda daha kolay, doğuda ilkim daha sertken batıda daha yumuşaktır. Bu iki faktör insan yaşamını oldukça etkiliyor. Örneğin doğuda okula gitmek ilkim koşulları ve ulaşım zorluğundan dolayı öğrencilerin okula gitmesi zorlaşırken batıda ulaşım ve hava koşulları daha elverişli.
Diğer bir durum ise toplum olarak kafa yapımızla alakalı. Doğudaki toplum yapısı ile batıdaki yapının arasında fark var. İnsanlar başarılı olabilmek için aklındaki fikirler yaşadıkları ya da hedefledikleri toplumlara göre tekrardan yapılandırabilmeliler. Bunun dışında eğer çok şanslıysanız kız olarak doğduğunuz için doğar doğmaz toprağa gömülebilirsiniz ya da çocuk yaşta gelin olabilirsiniz yahut içinde doğduğunuz kabile sizi kurban etmeye karar verebilir.
Yaşamı etkileyen bir diğer faktör ise yaşadığınız bölgenin konumu, nüfusu gibi etmenler. İstanbul’u ele alalım. Konumu gereği hem deniz hem hava hem de kara ulaşımında ve ticaretinde oldukça önemli bir yere sahip. Bunlardan dolayı burada ticaret artıyor, ticaret arttığı için de iş gücüne olan ihtiyaç artıyor. Bunun sonucunda da İstanbul diğer köy ve şehirlerden göç alıyor. Bu gelen nüfus ile de şehirdeki yaşam değişiyor.
Ülke dışında düşünecek olursak dünya yaşam konusunda ya da başarı konusunda bazı genellemelere sahip. Mesela “Her zaman senden daha iyi bir asyalı vardır.” veya Amerika’daki okul saldırıları gibi günlük yaşamı ve başarıyı tanımlandıran bazı ifadeler de mevcut. Bu gibi tanımlar dünyanın her yerinde neredeyse her ülke için olmakla birlikte kıtasal olarak da genellemeler vardır.
Bir de yaşadığımız ülkenin özellikleri var ki bu zaten yaşamımızın temeli. Ülkenin asgari ücreti, verdiği hizmetler, halkın alım gücü, vergiler, enflasyon gibi yaşadığımız ülkeye bağlı özellikler direkt olarak hayatımızı oluşturuyor bir nevi.
Fakat her ne kadar bu değişiklikler yaşam kalitemiz ve başarılarımızı eklesek de bazı insanlar bütün zorlukların içinden çıkıp başarılı olabilmişlerdir. Bunun en bariz örneği 1900’lerde Atatürk’ün yaptığı her şeydir. Çünkü o zamanlarda ülke hem borç içindeydi hem savaştaydı hem de halk perişan durumdaydı. Buna rağmen Atatürk başarılı olarak işgalcileri ülkemizden atmış, bugünün Türkiye’sini kurmuştur. Başka bir örnekse küçükken fakirlikten dolayı okulu bırakmak zorunda olan, şimdiyse Afrika’da yılın futbolcusu seçilen Sadio Mane.
Özetlemek gerekirse yaşadığımız yer yaşam kalitemizi ve başarılarımızı etkiler. Benim şu andaki yaşamım ile farklı bir yerdeki benin yaşamı büyük ihtimalle aynı olmazdı. Her ne kadar bunu aşan insanlar olsa da bence de coğrafya kaderdir.