Her insanın sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesi için ihtiyaç duyduğu şeyler vardır. Halk arasında mutluluk hormonu olarak bilinen dopamin de bunlardan birisidir. Dopamin, beynin ödül sisteminde rol oynayan önemli bir gereksinimdir. Doğru oranda dopamine sahip olmak hem vücut hem de beyin için önem taşır. Dopamin insanı belirli bir davranışı tekrarlamaya motive eden zevk ve ödül duygularını yaratır. Mesela film, dizi ya da bir televizyon programı izlemek gibi.
Günümüz dünyasında insan teknolojiyle içli dışlı olduğu için yeni nesillerdeki çocuklar ellerindeki telefondan, tabletten çizgi film izleyerek, oyun oynayarak zaman geçiriyor. Ebeveynler bu yolu genellikle çocukla çok fazla uğraşmamak, dikkatlerini dağıtmak ya da ağlamalarını susturup uyutmak için kullanıyor. Her ne kadar ebeveynler çocuğun yaramaz, küçüklük çağlarını bu şekil atlatmış olsalar bile maalesef ki bu davranışlar çocuğun ilerideki yaşamını olumsuz etkiliyor. Yani ebeveynler aslında çocuklarına bu yöntemlerle yaklaşarak çok büyük bir kötülük yapıyor.
Olumlu yönlerinden daha çok olumsuz yönleri olan bu yöntemin, çocuğun yaratıcılığını ve çok yönlü dikkatini arttırdığı söyleniyor. Ebeveynler çocuklarının teknolojiyi uygun ve doğru bir biçimde kullanmasını sağladığı zaman teknolojinin çocuk üzerinde olumlu etkileri oluyor. Fakat erken yaşta sıklıkla telefon, tablet kullanan ve televizyon izleyen çocuklarda bu bağımlılık, otizm ve otizm benzeri gelişimsel bozukluklara sebep oluyor. Aynı zamanda çocuğun televizyondan, tabletten sürekli bir şeyler izlemesi ve bu eyleme bağımlı hale gelmesi, dil gelişimini geciktirmeye, aile içindeki iletişimin azalmasına, dikkat eksikliğine, düşünme yetisini kaybetmeye ve ileriki hayatında asosyellik gibi birçok soruna yol açıyor.
Film, dizi ve teknolojik alet bağımlılığının psikolojik ve davranışsal etkileri olduğu gibi bu bağımlılık, her yaştan insanın yaşayabileceği bazı fiziksel sorunlara da sebep oluyor. Belli bir pozisyonda uzun süre kalındığı zaman boyun kasları kasılır ve bu durum boyunda uyuşmaya, ağrıya neden olur. Dopamin bağımlılığı nedeniyle teknolojik alet başından bir türlü kalkamayan çocuklar, gençler ve yetişkinler, birazdan kalkacağım diyerek geç saatlere kadar teknolojik aletlere ara vermeyip dinlenmeyi ihmal ederler. Uyku azlığı sonucu insan kendini sürekli yorgun ve sinirli hisseder, gün içindeki konsantrasyonunda büyük bir düşüş gerçekleşir.
Teknoloji bağımlılığının yarattığı olumsuz yönleri önleme işi de ebeveynlere düşüyor. Çocuklarınız ağladığı zaman tabletten, telefondan bir çizgi film açıp eline verip susturduğunuz zaman ebeveynler çocuklarına verebileceği en büyük zararı veriyor aslında. Bu teknolojik araçlarda vakit geçirmeye eğilimleri fazla oldukları için bir süre sonra neredeyse bütün günleri teknolojik aletlerle ilgilenerek geçmeye başlıyor. Çocuğun eline tablet verip başka bir şeyle ilgilenmek, çocuğu umursamamak, ağlamayı kestiği için sıkılıp geri ağlayana kadar tableti kullanmasına izin vermek, çocuğun kendini değersiz hissetmesini sağlıyor ve içten içe kendini duygusal olarak teknoloji dünyasında gördüğü karakterlere, oyunlara bağlıyor. Gerçek dünyada arkadaş edinmeyi gereksinim olarak görmüyor çünkü çizgi filmdeki bir karakter zaten ona arkadaşlık ediyor oluyor. Bu durum asosyelliğe ve sosyal anksiyeteye yol açıyor. İleriki zamanlarda eğer bu bağımlı olarak adlandırdığımız çocuklara teknolojik aletlerden uzaklaşmasını söylerseniz de çocuklukları boyunca zaman geçirmek, eğlenmek için aileleriyle vakit geçiremedikleri, yeni bir hobi, uğraş edinemedikleri için teknolojiden uzak kalmak istemeyeceklerdir. Bu durum da ailede tartışmaya yol açacak ve çocuğun psikolojisini daha da kötü etkileyecektir.
Uzun lafın kısası, piyano sahibi olan her insanın çok iyi bir piyanist olmadığı gibi çocuk sahibi olan her ebeveyn de iyi bir ebeveyn değildir. Çocuklarınız hayatları boyunca sadece bir kere çocuk oluyor, İleride pişman olmamak ve çocuğunuzun hayatını kötü yönde etkilememek için çocukluk dönemlerinde çocuklarınıza ilgi gösterin, her zaman yanlarında olun ve dönüp bakınca pişman olmayacağınız, hatırlayıp hatırlayıp yüzünüzün gülümseyeceği tatlı, mutlu anılar biriktirin.