Çocuk İşçilere Son!

Çocuk işçiliği gerek ülkemiz gerekse uluslararası toplum bakımından önemli sosyal problemlerden biridir. Çocuk ve genç istihdamı farklı birçok sebepten kaynaklanabilmekle birlikte, en temel sebeplerinden biri yoksulluktur. Yoksul ailelerde gelirin büyük bir kısmı temel gıda alışverişini karşılamakta ve dolayısıyla çocuğun emeği yaşamın sürdürülebilmesi için bir zorunluluk teşkil etmektedir. Bu sebeple de yoksulluğun artışı ile çocuk emeğinin kullanımı paralellik arz etmektedir. Yoksul ailelerdeki yetişkinlerin işsizliği de çocuk çalışanların istihdam sebeplerinden biridir. Ailedeki yetişkinlerin düzenli gelirden yoksun olmaları çocukların çalıştırılması
zorunluluğuna yol açabilmektedir. Yine çok sayıda çocuk sahibi olan ailelerde, çocukların çalıştırılması ile daha fazla karşılaşılır. Bununla birlikte, çocuk istihdamı beklenenin aksine yoksul ailelerin ekonomik durumunu
değiştirememektedir. Yoksulluk sebebiyle çalışan çocuklar hem düşük ücretler karşılığı çalışmakta hem de çalışmak zorunda kalıp yeterli düzeyde eğitim alamadıklarından yüksek gelir elde edebilecekleri işlerde çalışma
imkânını da kaybetmektedirler. Sanayileşme sürecini tamamlayamamış ülkelerde bazen de aileler eğitime ayrılan kaynağı gereksiz israf olarak gördüklerinden çocuklarını eğitim almak yerine çalışmaya yönlendirmektedir. Bu açıdan ailenin eğitim durumu da çocuk çalıştırılmasında önemli bir etkendir. Bazı ülkelerde veya yörelerde ise gelenekler çocuk istihdamına yönelten faktörlerdendir. Burada saydıklarımız ve buna benzer sebepler ailelerin çocuk istihdamına yönelmesine yol açabilmektedir. Durumu bir de işverenler açısından değerlendirecek olursak, çocuk işçiliğinin sebeplerinden biri de ekonomik çıkarları gereği çocuk işçiliğine yönelen işverenlerdir. İşverenler bakımından çocuk çalışanlar ucuz iş gücü olarak değerlendirilmektedir. Hatta ihracata yönelen ekonomilerde çocuk
işçiliğinin ucuz istihdam sağlaması sebebiyle, rekabet gücünü arttıran faktörlerden olduğu da ileri sürülmektedir. Bunun yanı sıra küçük işletmeler ve aile işletmeleri çocuk işçiliğinin sıkça görüldüğü işyerleridir. İşletmelerin yanı sıra çocuk işçiliğinin sık görüldüğü alanlardan biri de sokaklarda yaptırılan çalışmalardır.

Çocukların erken yaşta çalışma yaşamına girmeleri onların ruhsal ve bedensel gelişimleri ve sağlıkları açısından tehlike oluşturabilmektedir. Çocuk istihdamı, çocuklara bedensel, ruhsal veya zihinsel olarak kapasitelerini aşan yükler yüklendiğinde çocuk istismarına dönüşebilmektedir. Çocukların elverişsiz şartlarda çalışmak zorunda bırakılması, genç ölümleri, genç yaşta ortaya çıkan sakatlıklar ve toplumsal huzursuzluklara yol açmaktadır.

Bu sebeple, çocuk istihdamının ortadan kaldırılması ve çalışan çocukların korunması uluslararası bir sorun teşkil etmektedir.
Çocukların çalışma yaşamı içerisinde yer alması çok eski tarihlere uzanmaktadır. Sanayi Devrimi öncesinde tarıma dayalı ekonomilerde büyük
oranda çocuk işgücüne başvurulmuştur. 18. yüzyılda başlayan Sanayi Devrimi, yetişkinlerin çalışma şartları gibi çocukların da çalışma şartlarını etkilemiş ve çocuğun korunmaya muhtaç ve gelişim süreci içinde olduğu göz ardı edilerek çalıştırılmasına yol açmıştır.

Sonuç olarak, çocuk ve genç işçiliği gerek ulusal gerekse uluslararası düzenlemelere konu olan önemli bir sorundur. Bu konuda hedef mümkün olduğunca çocuk ve genç işçiliğini ortadan kaldıracak çözümler geliştirmek olmalıdır. Bununla birlikte, bu sorunun sadece mevzuatta yapılacak değişikliklerle çözümlenebilmesi mümkün değildir. Çocuk ve genç işçiliğini tümüyle ortadan kaldırmak mümkün olamasa da, en azından bağımlı çalışan çocuk ve gençler açısından uluslararası sözleşmelerle de uyumlu asgari standartların getirilmesi gerekmektedir. Bu açıdan çalışmamızda da ifade ettiğimiz üzere tüm bağımlı çalışan çocuk ve gençleri kapsar biçimde özel bir yasa ile düzenleme getirmek ve farklı düzenlemelere tabi çocuk ve gençler arasındaki eşitsizlikleri gidermek gerektiği düşüncesindeyiz. Bu açıdan özellikle asgari çalışma yaşı ve çalışma sürelerine ilişkin düzenlemelerdeki farklılıkların giderilmesi ve yeknesak bir düzenleme getirilmesi gerekmektedir.

(Visited 48 times, 1 visits today)