Sevgili Çizer adlı Ressamıma,
Manzaram çok güzel merak etmeyin. Bay ve Bayan Rivero’nun evinde geniş bir duvarda, tam salonun arkasının boydan boya kaplayan güneş manzaralı cama bakan bir yerdeyim. Bence evdeki en güzel yer burası. Sabah güneşin doğuşunu izlemek mükemmel bir aktivite. Her günüm ayrı bir heyecanla geçiyor. Biraz günler nasıl geçiyor ondan bahsedeyim: Beraber yaşadığım ailenin neredeyse her gün misafiri var. Ah bazen onlara sormak istiyorum; evinizde yabancı olarak nitelendirilen insanların çoğu zaman hanenizde olması nasıl duygu? Tabii ben bunu asla gerçekten hissedip gerçekleştiremeyeceğim. Çünkü ben sadece bir çerçevenin içinden dünyayı görüyorum. Ama bu kadar alandan hissettiklerim. Onlar bana yeterler.
Sana yaşadığım ailemi anlatayım. Bay Rivero. Çok gergin görünen ama benim bulunduğum yerde tek başına otururken sanki bütün stresi yok oluyormuşçasına sakinleşiyor, kitap okumaya başlıyor ve bazen de gözleri dolu dolu bana bakıyordu. Daha onun hikayesini anlamadım ama herkes de olduğu gibi onunda içinde tuttuğu bazı şeyler olabiliyor. Bayan Rivero aslında sakin bir kişiliğe sahip. Ama yaşadıkları bu gürültü en çok onun sakinliğini alıp götürmüş. En büyük çocukları John. Gerçekten o kadar çok iş yapıyor ki bazen nasıl o işlere yetiştiğini merak ediyorum. Ortanca ve tek kız çocuk Isabella. Lise üçüncü sınıf ve evdeki en enerjik insan. Her ortama uyum sağlıyor, ailesine yardım ediyor. Son olarak yeni doğan Will. Günü sadece bana bakıp gülmek, uyumak ve yemek yemekle geçiyor. Hafta içi sabah saatlerinde herkesin tek telaşı işe veya okula yetişmek oluyor. Bende evde Bayan Rivero ve yeni doğmuş olan oğluyla yalnız kalıyorum. Gün içinde Bayan Rivero benimle oturup sohbet ediyor. Küçük oğlunun ne kadar yaramaz olduğunu, aslında bu gürültüyü sevmediğini ama zorunlu olduğu için katlandığını söylüyor. Tam uzun uzun dalmışken Will ağlamaya başlıyor bu yüzden de uzun bir süre onu göremiyorum.
Gürültülü ortama gittikçe alışıyorum Çizer. Beni bu manzaraya ilk koyduklarında, o günün akşamı misafirleri gelmişti. Herkesin o kadar ilgisini çekmiştim ki inanamazsın Çizer. Var oluşumdan bu yana geçirdiğim hem en heyecanlı hem de en garip saatlerdi. Kimi sürekli benimle göz göze geliyor, kimi ise benim olduğum tarafa bakmıyordu bile. Beni yeni alan ailemse çok mutlu görünüyordu. Sanki hayattaki en değerli şey ellerine geçmişçesine. Belki de hayat böyledir Çizer. Ben olduğum yere alıştım Çizer. Ah, ama seni çok özledim. Bana benzer bir tane daha çiz ve beni çizerken sürekli baktığın o yere koy.
Seni çok seven,
Kırmızılar Arasından Siyaha Kaçan Kız.