Mesleklerin cinsiyeti olmaz. Çünkü tüm meslekler kadın ve erkekler tarafından yapılabilir. Öncelikle, Türk Dil Kurumu Sözlüğü’nde mesleğin tanımına bakalım. Meslek, “belli bir eğitim ile kazanılan, sistemli bilgi ve becerilere dayalı, insanlara yararlı mal üretmek, hizmet vermek ve karşılığında para kazanmak için yapılan, kuralları belirlenmiş iş” olarak tanımlanmaktadır. Tanımdan da anlaşılacağı gibi mesleklerin cinsiyeti olmaz. İnsanların istedikleri mesleği yapabilmeleri için eğitim almaları gerekmektedir.
Eğitim ve tecrübe ile meslek sahibi olunur. Ancak bazı kişiler mesleklere karşı ön yargılı yaklaşır ve bazı meslekleri kadınlarla, bazı meslekleri ise erkeklerle özdeştirir. Peki bu yaklaşım doğru mudur? Örneğin; mühendislik erkek mesleği, öğretmenlik kadın mesleği olarak değerlendirilir. Ya da hemşirelik kadın mesleğidir, araba tamirciliği ise erkek mesleğiidr. Toplumsal ön yargılarla mesleklerin cinsiyeti varmış gibi düşünülür. Oysa mesleklere cinsiyet anlamını insanlar yükler. Meslekler sadece insanların eğitim, yetenek ve istekleriyle yapabilecekleri şeylerdir. Bu konuda ön yargıların aşılması kolay değildir. Mesela, bilim adamı yerine bilim insanı denilmesi son yıllarda yaygınlaşmıştır. Bilim, erkeklerin geliştirdiği bir alan olarak görüldüğü için kadın bilim insanları toplumlarda erkek bilim insanları kadar bilinmemektedir. Hemşirelik mesleği son yıllarda erkekler tarafından yapılsa da uzun yıllar kadın mesleği olarak görülmüştür.
Meslek sahibi olmak üretmektir, hizmet vermektir. Kadınlar mühendis olabilir, erkekler hemşire olabilir. Son yıllarda ön yargıların azaldığını ve kadınların ve erkeklerin istediği mesleği seçebildiğini söyleyebiliriz.
Mesleklerin cinsiyeti olmaması için toplumsal cinsiyet eşitliği kavramını öğrenmemiz gerekmektedir. Toplumsal cinsiyet eşitliği kadın ve erkeklere toplum tarafından yüklenen rollerin eşitliğinin önemini belirtmektedir. Toplumsal cinsiyet eşitliğine göre kadın ve erkekler istedikleri meslekleri seçebilir. Cinsiyetlere göre meslekleri değerlendirmek bizleri sadece sınırlandırır. Kadınlar istedikleri mesleği seçip yönetici olabilir. Ancak bu konuda birçok ülkede sorun olduğunu söyleyebiliriz. Kadınlar meslek seçebilseler bile “yöneticilik” erkeklerin yapabileceği bir iş olarak görülmektedir. Gelişmiş ülkelerde bile yöneticilerin çoğunluğu erkektir. Ön yargılar her zaman sınırlayıcı bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır.
Mesleklerin cinsiyetinin olmadığını çünkü kadın ve erkeğin eşit olduğunu her zaman savunmalıyız. Eğitim, yetenek ve istek kişilerin mesleklerini başarılı bir şekilde yapmasını sağlar. Toplumun ön yargıları olmadan meslek seçimi yaptığımızda üretken ve başarılı olabilir. Üretkenlik ve başarı cinsiyet ile sınırlanamaz.
Mesleğin tanımını her zaman aklımızda tutmalıyız. Belirli bir eğitim, sistematik bilgi ve beceriye dayanan mesleklere cinsiyet ekleyerek sınırlamak geleceğimizi sınırlamaktır. Kadınlar ve erkekler istek ve becerilerine göre istedikleri mesleği seçmelidir.