Elimde duran cep saatine baktım. Yolda bulmuştum. Almamam gerekirken almıştım. Bu saat sayesinde arkadaş edinebileceğimi düşünmüştüm.
Hiç arkadaşım yoktu. Odamda tek başıma oturup her gün cep saatini inceliyordum. Bir gün cep saatini incelerken içimden müzik dinlemek geldi. Bilgisayarımdan müziği açtım. Yaklaşık bir yıldır o kadar eğlendiğimi hatırlamıyordum. Birden cep saatinin durduğunu gördüm. Gözlerime inanamamıştım. Bir cep saatiydi ama mutlu olduğun zamanı anlıyordu ve o zaman kendiliğinden duruyordu. Her gün müzik dinleyip eğlenmeye başlamıştım.
Bir süre sonra karamsarlığımı bir yana bırakıp mutlu olmaya başladığımı fark ettim. Ben mutlu olmaya başladıkça çevremi iyi insanlar ve iyi arkadaşlar sarıyordu. Bunu gördükten sonra benim arkadaş edinmek için ihtiyacım olanın bir eşya ya da bir cep saati olmadığını anladım. Benim ihtiyacım olan mutlulukmuş. Eski hüzünlü halimden eser kalmamıştı. Artık mutlu bir şekilde ve arkadaşlarımla hayatıma kaldığım yerden devam edebilirim.