Bu gün size en son okuduğum kitabı anlatacağım. Bu kitap hikaye şeklinde ilerleyen bir şiir kitabı. Bir prenses var ve bu prenses önce bir genç kıza sonra da bir kraliçeye dönüşüyor. Bu şahane ve nefes kesici kitabın yazarı Amanda Lovelace. Bu kitaptaki karakterin annesi ölüyor ve bundan çok bahsediyor. Bu kitap daha çok duygulara yönelik bu yüzden eğer hassas ve duygusal biriyseniz bu kitabı çok önermem. Bu kitap pozitif, neşeli veya mutlu kitaplardan değil. Daha çok negatif bir kitap ve hayatın kötü yanlarından bahsediyor. Prenses hiç güzel bir hayat geçirmemiş. Annesi ölmüş, arkadaşları yokmuş, çok fakir büyümüş, annesinden hiç sevgi görmemiş ama bütün bunlara rağmen bize bu kitapta ne olursa olsun dik durmamız gerektiğinden bahsediyor. Hayat her ne kadar üstümüze üstümüze gelse de çok kötü şeyler yaşasak da sevdiklerimizi kaybetsek de birisi kalbimizi kırsa da her zaman dik durmalıyız. Bu hayatı sadece bir kere yaşayacağız ve hayat üzülmek, mutsuz olmak, ağlamak için çok kısa. Sevdiğin ve çok değer verdiğin birisi sana çok kötü şeyler yapsa ve artık onunla konuşmasan bile birlikte geçirdiğin o mutlu anların değerini bilmelisin. Hayatta her zaman kötü şeyler olacaktır elbet. Kimse seni sevmek zorunda değil ama sen kimse seni sevmediğinde kendini sevmelisin. Sen güçlüsün ve kimsenin sevgisine ihtiyacın yok, ama daha en baştan kendini sevmezsen zaten mutlu olamazsın. Eğer sen kendini sevmezsen kimse seni mutlu edemez. Kendine güvenmeyi ve kendini sevmeyi unutma…
Bu Defa Prenses Kendini Kurtarıyor
(Visited 13 times, 1 visits today)