Sesiz bir odada yapayalnızım, kurtların sesi kulaklarımın içinde sanki yankılanıyor. Olmak veya olmamak arasında ince bir boşluktayım sanki. O an bir duygusuzluk belirtisi uyandı, bazı şeyler bana çok anlamsız gelmeye başladı. İşte tam o anda kapının kolu açıldı ve içeri Monte girdi. Monte dedi ki, “Merhaba Yargıç Bey bugün nasılsınız? Mutlu değil gibisiniz, derdiniz varsa çözmeyi çok isterim.” İşte o anda Yargıç Bey yerinden hopladı ve “Buldum bu ince çizginin yolunu buldum.” dedi. Monte, “Efendim ne oluyor, neyi buldunuz, neyin çizgisi bu?” Yargıç Bey, “Monte beni yalnız bırakırsan çok sevinirim.” dedi ve o anda rahatsız bir sesle kapı kapandı. Yargıç Bey’in aklından bin bir düşünce geçiyordu ve aklından geçen bir şey onun kafasına takıldı. İstemeden varım ve istemeden öleceğim, olduğum şey ile olmadığım şey arasında hayal etiğim şey ile hayatın beni yaptığı şey arasında bir boşluksam bu evrenin amacı nedir?
(Bu mesajdan sonra Yargıç Bey hayatına son vermiştir.)