Bizim Müfredatımız

Ben “eğitim” kavramının sadece okul denen, 4 beton duvar arasında öğretildiğini-öğrenildiğini düşünmüyorum. Tam tersi, okullardaki eğitim insanları hayata hazırlamıyor. Kağıdın üzerine bastıra bastıra yazdığımız kurallar değil, hayatın kendine has kurallarıyla büyüyeceğiz. Acı, hüzün, mutluluk, şaşkınlık ve daha kelimelere dökemeyeceğimiz birçok his hayatın bir parçası olacak. Okulda bunlar öğretilmiyor değil mi?  “Mükemmel” olarak adlandırılan, ama aslında acınası ve üzerinde çok düşünülmesi gereken eğitim sistemimiz, bize yorucu ve hayattan bezdirici zorlukta anlamsız bir müfredat gösterip, zekaya sadece matematik yapabilenlerin sahip olduğunu kendi çapında kanıtlamaya çalışan, sonra da bize “Sizi eğitiyoruz.” diyebilen bir sistem. O dört duvarı yıkıp engelleri bir bir geçmemiz gerekiyor bir şeyi öğrenmek , eğitimini alıp hayallere kavuşmak için.  Deneyimli biri olarak hayatın öğrettiği bazı hisleri betimleyerek anlatmaya çalışacağım. Acı, yüreğimize tonlarca uygulanan basınçla beraber gözlerimizi yaşartıp hayata küstüren evre. Hüzün, benim tabirimle hissizlik, en ağır renk gri. Sevinç, kısa süre yaşanan acıyı ve hüznü örtme hissi. Bu hislere element diyelim. Dört duvarla kısıtlı olmayan eğitim sürecimizdeki bu elementler her açıdan bir dostumuz, bir can yoldaşımız oluyor. Her dost gibi bu elementler de kazık atıyor tabii. Mutluyken murphy kanunu elementleri tetikleyip sizi üzen bir olaya yol açıyor.  Aklımızı kurcalayan ve cevapları sayfalara sığmayacak kadar yoğun  bir sürü soru var.  Eğitimimizi hayat verir. Yaşadığımız olaylar, elementler verir. Her gün gördüğümüz tipik olaylar, yani tecavüzler, hırsızlıklar, çocuk istismarları, bir lokma ekmek bulamayan insanlar, kötü ekonomiyle yüzleşen vatandaşlar, siyaset kavramını yanlış anlayanlar, haksız yere insan cezalandıranlar bize onlar gibi olmamayı öğretir. Bir soruyu bilemeyene değil, her gün gözlerinin  önünde tecavüz edilen onca insan varken bunlara aldırış etmeyip, bir ders çıkarmayıp aynı olayı yaratan insana “Cahil” denmelidir.  Kadına şiddet gösterene cahil denmelidir. 2 dakikalık eğlence için kadınları, çocukları , insanları üzenlere cahil denmelidir. Sırf istediği olmadı diye içip içip ailesini parçalara ayıran adama cahil denmelidir. Bu tür olaylar yaşanırken neden yanlış kişileri suçluyoruz? Neden bu olaylara göz yumuyoruz? Doğru düzgün eğitilmemiş insanlar yüzünden kendi eğitimizi , hayatımızı mahvedemeyiz. Mahvedilemez. Biz kendi gözlemlerimizle, kendi hislerimizle müfredatımızı belirliyoruz. Okul değil, biz belirliyoruz. Biz.

(Visited 49 times, 1 visits today)