Biyolojik çeşitlilik, doğal ekosistemlerin sağlıklı ve verimli bir şekilde işleyebilmesi için hayati öneme sahiptir. Ancak günümüzde, insan etkinlikleri ve doğal afetler gibi birçok faktör biyolojik çeşitliliği azaltmaktadır. Bu nedenle, biyolojik çeşitliliğin korunması ve arttırılması için çeşitli önlemler alınmalıdır.
Öncelikle, çevre bilincinin artırılması büyük önem taşır. Halkın doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilir kaynakları kullanımı konusunda bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Bu amaçla, eğitim kurumları, medya ve sivil toplum kuruluşları gibi farklı platformlar kullanılabilir. İnsanlar, doğal kaynakları korumak ve biyolojik çeşitliliği arttırmak için nasıl katkıda bulunabilecekleri konusunda bilinçlendirildiğinde, daha etkin bir şekilde hareket edebilirler.Verilen platformlar dışında sosyal medya iyi bir kullanım sağlayabilir.Hepimizin bildiği ve kullandığı gibi sosyal medya günümüzde aşırı derecede güçlü bir konuma sahip.İnsanların her türlü işini görebilen sosyal medya,çevreyi koruma konusunda bilinci arttırmak için güzel bir alternatif olarak kullanılabilir.
İkinci olarak, doğal yaşam alanlarının korunması büyük önem taşır. Doğal yaşam alanları, birçok canlı türünün hayatta kalması ve üremesi için kritik öneme sahiptir. Bu nedenle, ormanlar, sulak alanlar, çöller ve diğer doğal habitatların korunması gerekmektedir. Bu alanların korunması için, yasal düzenlemeler yapılması, koruma alanları belirlenmesi ve bu alanların etkili bir şekilde yönetilmesi gerekmektedir.Aksi takdirde bazı canlı türlerinin soyları tükenebilir ve bu biyoçeşitlilik adına olmaması gereken bir durum.
Üçüncü olarak, tarım ve hayvancılık gibi insan etkinliklerinin doğal yaşam alanlarına olan etkisi azaltılmalıdır. Özellikle, tarım ve hayvancılıkta kullanılan kimyasalların doğal yaşam alanlarına ve su kaynaklarına olan etkileri minimize edilmelidir. Ayrıca, biyoçeşitlilik dostu tarım tekniklerinin kullanımı artırılmalıdır. Bu teknikler, doğal çevreye daha az zarar verir ve biyolojik çeşitliliği korur.Ve günümüzde gelişen genetik mühendisliği önemli bir rol oynayabilir.Kimyasal kullanmak yerine belirli koşullara karşı hayatta kalabilen genler tasarlayarak hayvanların ölme oranını düşürebilir ya da kullanılan kimyasalların çok ince ve titiz bir şekilde incelenip belirli regülasyonlar getirilmesi gerekebilir.
Dördüncü olarak, tehdit altındaki türlerin korunması önemlidir. Bazı canlı türleri, habitat kaybı, avlanma ve iklim değişikliği gibi faktörler nedeniyle tehdit altındadır. Bu türlerin korunması için, koruma alanları oluşturulması, yasal düzenlemelerin yapılması, avcılık ve ticareti yasaklamak gibi önlemler alınabilir.
Sonuç olarak, biyolojik çeşitliliğin korunması ve arttırılması, insanlığın doğal kaynaklara karşı sorumlu davranması ile mümkündür.Bu verilen teknikler sayesinde gelecek nesillere daha güzel bir Dünya ve daha çeşitli bir Dünya bırakabiliriz.Sorunun kaynağı bizden geliyorsa kaynağını bitirmek de bizden gelir.