Bırakalım Özgür Kalsınlar

Küçükken uzun süre baharın gelmesini beklerdim. Bahar gelsin ki hayvanat bahçesine gidelim. Hep aynı hayvanat bahçesine gitmemize ve hep aynı hayvanları görmemize rağmen orayı her ziyaret edişimizde her zaman ilk gittiğimde hissettiğim duyguların aynısını hissediyordum. Aynı heyecan, hayvanları gördüğümde yerinde zor tuttuğum kalbim.

Yıllar geçti,hayvanat bahçesinin önünden bile geçmiyorum artık. Çünkü artık bazı şeyleri görüyorum. Aslanlar ayaklarına gelen yemekleri yemekten, avlanamamaktan obez olmuşlar. Önceden aslan denilince akıllara gelen endamdan sadece yağ tulumları kalmış. Havuza atılan bir fok yalnızlıktan ve bunun getirdiği mutsuzluktan ölmek üzere. Kuşlar ise kafesin diğer tarafına özlemle bakıyor, gökyüzünde uçmanın hayaliyle geçiriyor günlerini. Peki hayvanlar bu durumdayken onları para uğruna bir yerlere kilitlemek, onların bu durumuna göz yummak doğru bir şey mi?

Hayvanat bahçelerinde her ne kadar hayvanlara iyi bakılsa da,en azından öyle olduğunu düşünsek de, özgür olmayan bir hayvan ne kadar mutlu olabilir ki? Hatta bazı hayvanat bahçeleri var ki koskoca aslanı küçük bir cam fanusun içine kilitleyen suçlular ve güneşin altında içinde hava bile olmayan bir yerde hayatta kalmaya çalışan bir aslanı izlemek için para vermiş suç ortakları buna tanıklık ediyorlar ama umurlarında bile değil.

Bazılarınız belki benim düşüncelerime katılmayacaksızın, belki de karşı çıkacaksınız. Büyük ihtimalle de ilk diyeceğiniz cümle, ”Hayvanat bahçeleri olmasa o kadar hayvanı nasıl görebiliriz ki?” olacak. Bu konuda size hak veriyorum. her bir hayvanı onun habitatına gidip görmek yıllarımızı alır. Bu yüzden biraz araştırma yaptım.

Çin’in en ünlü hayvanat bahçesi olan Lehe Ledu Wildlife Zoo’da pek çok farklı türden nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan vahşi hayvan yaşıyor. Bu hayvanlar, farklı ülkelerdeki akrabalarının aksine bu hayvanat bahçesinde koruma altındalar ve kafeslerin ardında değil, serbest dolaşım alanlarında yaşıyorlar. Ziyaretçiler mi? Onlar bu doğa harikası canlıları bir kamyonun kasasında çelik kafeslerin ardında ya da otobüsün içinde gezerek görebiliyorlar. “İnsan”at Bahçesi de diyebiliriz bu tesise! Keşke tüm hayvanat bahçeleri bünyesindeki canlılara böyle geniş yaşam alanları sağlayabilse.Böylece hem  hayvanları görmek için kilometrelerce uzağa gitmemize gerek kalmaz hem de hayvanları ”hayvan” olmaktan alı koymayız.

Kaynakça: http://www.postkolik.com/gezi/cinde-sira-disi-hayvanat-bahcesi

 

(Visited 169 times, 1 visits today)