Gülmek her ne kadar basite indirgenilemeyecek olsa da her kavramda yaptığımız hatayı burada da yaparız. Kavramların anlamları kendi kendine oluşmaz, eğer başka kelimelerle yoğrulursa zenginliğini kazanır. Aynı şeyi gülmek için de söyleyebiliriz. Gülmek birçok duyguyu belirtebilmekle beraber aynı duyguyu dışa vururken bile tek bir anlama sahip değildir. İnsan; sinirlenince, duygusallaşınca, delirince, mutlu olunca, başka birini mutlu görünce, aklı başına gelince, rahatlayınca ve sonsuz türlü sebepten dolayı güler. Peki insanın yaratıcılığıyla ne tür bir bağlantısı olabilir?
Eğer bana sorarsanız gülmek bu hayatta yapabileceğiniz en rahatlatıcı ve huzur verici eylem olabilir. Bu gülümsemenin sebebi ister kızgınlık olsun ister saf neşe olsun insan sonunda rahatlar. Yaratıcılık dediğimiz de bir nevi içindekileri sanat ve benzeri yollarla dışarıya çıkarmak ise bu iki kelime birbirine çok da uzak olamaz, değil mi? Yaratıcılığın kaynağı ya da sonucu bir şekilde sükûnet olarak ortaya çıkar.
Mesela yazarlığı ele alalım. Belki de bu konuya en iyi şekilde açıklık getirebileceğimiz mesleğe sahip olan yazarlar çoğunlukla dertleri üzerine yazılar yazmasına rağmen hepsinin yüzünde o buruk gülüşü hayal edebiliriz. Gülmek insana belki çok da hak etmediği özgürlüğü ve umudu sağlar. Ve inanın ki umut ve özgürlük ile istediğiniz her şeyi gerçekleştirebilirsiniz. Ancak bunu doğru kullabilenler içindeki boşluk hissini doldurabilir.
Bazı kişiler yaratıcılığın gülüşe ihtiyacı olmadığını savunabilir fakat bir noktada yanılıyorlar ki gülmek her şeyi doğallaştırır sahte bir gülücükten bahsetmiyorum tabii ki. Herhangi bir deneme, şiir veya makale yazarken yapmacık olmamak yani yaratıcı olmak çok önemlidir. Ve önceden de bahsettiğim gibi gülmek her şeyi bir an bile olsa saf haline getirir. İyi bir okur olduğumu düşünerek ben ve birçok okur yaratıcılıktan yoksun, sürekli kendini tekrar eden ve normal inasanlar farklı olduğunu -olmadığı halde- göstermeye çalışan bir yazardan hiçbir şey okumak istemeyiz.
Kendi gülümsememizden etkilenebileceğimiz gibi başkalarının gülüşünden de etkilenebiliriz. Karşımızdaki insanın bize gülümsemeyle geçirdiği duygular da bizi yaratıcılığa yönlendirebilir. Belki bu kişinin kendi gülmesi kadar etkili olmayabilir ancak insanların birbirinden fark ettiklerinden çok daha fazla etkilendiğini düşünürsek değeri küçümsenemez.
Özetlemek gerekirse gülmek ve yaratıcılık birbirine yakın iki kelime olarak nitelendirilebilir. Gülmek illaki yaratıcılığın bir bölümünde yer alır. Gülümse ki doğal olasın, gülümse ki yaratıcı olasın. İnsanın yaratıcı olmak için başka hiç bir şeye ihtiyacı yoktur bu hayatta ,yüzünüzde bir tutam gülücük olsun yeter.
