Bir Hikaye

Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde bir krallık varmış. Bir gün kral bir emir vermiş. “ Gidin bütün krallığı haber verin bütün kızları buraya getirin ve prense layık olan bir kız bulun onunla evleneceğini söyleyin.” demiş. Muhafızlar yola koyulmuşlar küçük bir dağın üstene çıkıp kralın dediklerini tek tek söylemişler. Bunu duyan kızlar hemen hazırlıklara başlamışlar bir tane kız dışında, kızın adı Emma’ymış. Kızın ailesi bu duyuruyu duymuş ve Emma’ya söylemiş. Emma gitmek istemediğini söylemiş ama ailesi ısrar etmiş. En sonunda Emma kabul etmiş ve şanslı olmadığını bildiği halde gidecekmiş. Bir gün bütün muhafızlar bütün kızları köyün ortasına toplamışlar ve krallığın yolunu tutmuşlar. Düzinelerce at arabasına binmiş bütün kızlar. Çok uzun ve yokuşlu bir yol olmuş kızlar bile yorulmuşlar. Emma’nın bindiği at arabasındaki kızlar hep “Acaba kimi seçecek? Kesin onu seçer.” Gibi bir sürü saçma şey konuşuyorlarmış .En sonunda krallığa girmişler Emma içeriye adım atar atmaz bir sürü hizmetkar görmüş. İçerisi çok temiz görünüyormuş ve çok sessizmiş. Hiç kimse tek kelime bile etmiyormuş. Yer yer altın rengi ve gümüş rengiymiş başka hiç bir renk yokmuş. En sonunda uzun bir koridordan geçtikten sonra kral ve kraliçe birde prensle tanışacaklardı odaya  geldiler. Tek prense bakmayan kişi Emma olduğu için dikkatini çekmiş prensin. İlk onunla tanışmış. Emma’nın konuşurken prensi umursamaz davranışları prensin dikkatini çekmiş ve prensin sorduğu birkaç soruyu cevapladıktan sonra prens ona tutulmuş. Prens herkesle tanıştıktan sonra bütün kızlar evlerine gitmişler. Kraliçe prense, “ Bir kızı beğendin mi ?” diye sormuş. Prens “Bir kızı çok beğendim adı Emma.” demiş. Kraliçe muhafıza haber vermiş ve Emma’nın evine gitmişler. Prensin onu seçtiğini ve onunla evlenmeye rızası olup olmadığını sormuşlar. Emma da içten içe prensi beğendiğini ve evlenmek istediğini söylemiş ve Emma’yı alıp krallığa götürmüşler. Sonra mutlu yaşamışlar…