“Aldanmaya ve aldatılmaya en elverişli şeyler bilmediğimiz şeylerdir. Bu yüzden insan en az bildiği şeye en çok inanır.” Bu görüşe katılıyorum. Bilgi çok değerlidir. Bilmek insanı güvende hissettirir.
Geçmiş dönemlerde teknolojinin gelişmemiş olmasından dolayı dünyanın şekli hakkında bilgiler kısıtlıydı. Bu yüzden de farklı fikirler ortaya atılmıştı. İnsanlar bu konuyu bilmedikleri için aldanmaları çok kolay olmuştu. Mesela ; Dünyanın bir öküzün boynuzları üzerinde durduğu, Dört filin sırtında durduğu, bu dört filde bir kaplumbağanın sırtında olduğu fikrini ortaya atmışlardı. Hatta Dünya’nın bir tepsi üzerinde olduğu fikirler bile vardı. Şuan bunlar bize çok saçma gelse de o zamanlar ellerinde bir kanıt olmadıkları için aklına gelen fikirleri söylüyorlardı, herkesin buna aldanmasını sağlıyorlardı ve gerçek sonuçtan uzaklaştırıyorlardı
Bilmek için önce merak etmek gerekir. Günümüz bilgi çağı olduğu için merak ettiğimiz bütün konuları araştırıp öğrenebiliriz. Bildiğimiz konudan aldatılmamız çok zordur.