Bilinçaltının Dehlizi: Rüya

Rüya ya da düş, uykunun genel ve karakteristik özelliklerinden biri olup, uykunun hızlı göz hareketi adlı evreleriyle yakından ilişkili bulunan, görsel ve işitsel algı ve duygulardır. Rüyaların bilimsel incelenmesi ise oneiroloji denir.

“Rüya” sözcüğü Türkçeye Arapça kelimesinden geçmiştir ki bu kelime “görmek” kökünden gelmektedir. Düş sözcüğüyse Öz Türkçe bir kelime olup Uygurca Maniheist metinlerde tül, Kaşgarlı Mahmud’un Divân-ı Lügati’t-Türk’ündeyse tǖş şeklinde ortaya çıkmıştır. “Tǖş” kökü, zaman içerisinde anlam kaymasına uğramış, daha eskiden “durmak” anlamına gelirken anlamı “dinlenmek, öğle uykusu” şeklinde evrilmiş, “rüya” anlamına evrilmesi de oradan olmuştur. “Düşünmek” fiilinin kökü de bu kelimeden gelmektedir.

Rüyalar, fizyolojik açıdan uyku sırasındaki nöral süreçlere bir tepki ya da yanıt olarak tanımlanır, psikolojik açıdan bilinçaltının yansımalarıdır, maneviyat açısından ise en azından bazı rüyalar ya gelecek hakkında ya da başka bir konu hakkında haber içeren, ilahî âlemden gelen mesajlar olarak kabul edilmişlerdir. Birçok kültürde ilahî âleme danışmak ya da bir konu hakkında bilgi edinmek üzere istihare yöntemlerine başvurulduğu görülür.

Eski Yunan mitolojisinde Hypnos’un (uyku) ve Nyx’un (gece) oğlu Morfeus “düş”leri ifade eder; kendisine uçma ve aynı anda her yerde olabilme olanağını sağlayan kanatlarını hızla, fakat sessizce çırparken temsil edilir. Uykudaki insanları bir haşhaş çiçeğiyle okşayarak onların rüya görmesini sağlar. Ölümlülere sırları açıklama üzere gönderilir.

Rüyalardan bazılarının ilahî kökenli oldukları inanışı çok yaygın bir inanıştır. Orfecilikte ve Pisagor ekolünde insanın semavi âlemle ilişkisinin ancak uyku sırasında gerçekleşebildiği öğretilmekteydi. Somnium denilen rüyalar ile visio denilen vizyonlar (rüyet) Eski Ahit’te ve Yeni Ahit’te önemli bir yer işgal ederler. Görme organının yardımı olmaksızın oluşan vizyonlarda, gelen tesirlerin kişinin şuurundaki imajlara bürünerek algı alanında görüntü oluşturması söz konusudur.

Rüya nörofizyolojisi rüya etkinliğinin biyokimyasal, biyolojik ve anatomik düzeyde tanımlayıcı ve işlevsel incelenmesini amaçlar. Rüya nörofizyolojisinin tanınmış öncülerinden biri Alfred Maury’dir. Rüyaların sürekli ve periyodik olarak özel zamanlarda meydana geldiğini ve uyanmadan önceki iç ve dış uyaranlarla oluştuğuna ilişkin ilk varsayımı o ortaya atmıştır.

 

Metapsişikçilere göre, neden ve kaynakları bakımından rüya türleri:

  • Psikolojik kaynaklı rüyalar: Psikanalizde benimsendiği gibi, bilinçaltından kaynaklanan rüyalardır. Bunlar, genellikle heyecanlar, sıkıntılar, korkular, bastırılmış duygular vs.’den kaynaklanan rüyalardır. Ruhu ya da zihni fazlasıyla meşgul eden maddi veya manevi bir sorun, uyumadan önce konuşulan bir konu ya da görülen bir film de bu tür rüyaların görülmesine neden olabilir; ayrıca söz konusu soruna ait bazı fikir ve imajlar, görülmekte olan diğer türden rüyaların içine zaman zaman parazit olarak kayabilirler.
  • Fiziksel kaynaklı rüyalar: Bunlar fiziksel ortamdan gelen, bedensel ağrı ve rahatsızlıklardan ve ses, ışık, koku gibi beş duyuyu ilgilendiren uyaranlardan kaynaklanan rüyalardır. Bir rüya deneyinde, uyuyan kimsenin burnu ve dudakları bir tüy parçasıyla rahatsız edilmiş ve akabinde, uyuyan kimse, yüzüne işkence edilerek derisinin yüzüldüğüne ilişkin bir rüya görmüştür. Bir başka deneyde uyuyan kimsenin kulağı yakınlarında iki çelik bıçak birbirine sürtülünce, denek, rüyasında tarihî bir olay sırasında kentin bütün çanlarının çaldığını görmüştür.
  • Kimyasal kaynaklı rüyalar: Bunlar, uyuşturucular ve ilaçlar gibi, alınmaları halinde vücudun nörofizyolojik ve kimyasal yapısında belirli değişiklikler yaratan etkenlerden doğan rüyalardır.

 

Uykumuzda Kaç Saat Rüya Görürüz?

Rüyaların ne kadar sürdüğü konusunda halen kesin bir bilimsel açıklama yapılamamıştır. Bazı bilim adamları rüyaların saniyeler içinde olup bittiğini bazıları da saatler sürdüğünü söylemektedir. Ancak yapılan araştırmalar sonucunda rüyaların 20 saniyeyi geçmediğini şeklinde açıklamalar yapıyor.

Gündelik Yaşam Rüyamızı Etkiler Mi?

Genel olarak rüyaların ifade ettiği şeylerin anlamsız olduğu düşünülür. Ancak yeni araştırmalar günlük hayatımızda yaşadıklarımızın rüyalarımızı etkilediğini gösteriyor. Yapılan çalışmalar psikolojik ihtiyaçlardan hayal kırıklıklarına, duygusal sorunlara kadar tüm bu unsurların rüyaları etkilediğini gösteriyor.

Araştırmacılar psikolojik olarak kötü dönemlerden geçen kişilerin, korku ve öfke duygularının hakim olduğu olumsuz rüyalar görme ihtimallerinin arttığını tespit ediyorlar. Mesela hayal kırıklığı içerisinde olan insanlar, sürekli olarak rüyalarında başarısız olduklarını ya da saldırıya uğradıklarını görme eğilimi içerisindedirler.

Beslenme Şekli Rüyaları Etkiler Mi?

Yediklerimizin rüyalarımızı etkilediğine dair bilimsel bir kanıt bulunmuyor. Ancak bazı insanlar aşırı baharatlı yiyeceklerin kötü rüya görülmesine neden olduğunu da düşünüyorlar. Yediklerimiz ruh halimizden uyku kalitemize kadar birçok durumu etkiler. Sonuçta bedenimizi etkileyen her durum rüyalarımıza da etkileyecektir.

 

Kaynakça:

https://tr.wikipedia.org/wiki/R%C3%BCya

https://npistanbul.com/noroloji/ruyalar-hakkinda-ilginc-bilgiler

(Visited 136 times, 1 visits today)