Bilimin Ev Hali

Ortaokul hayatımın ilk gezisi olan, ODTÜ gezisinde hayal kırıklığına uğradım. Bilimin ev hali gezisine katılmak üzere yola çıktık.

Otobüsten indiğimde yemyeşil, cennete benzer bir alan vardı. O alanda, eğlenceli bir şekilde oynadık. Güzel vakit geçirdik. Sonrasında festival alanına doğru yürümeye başladık. Festivale yüksek bir katılım olduğundan ve festival sadece bir gün için düzenlendiğinden festival alanı oldukça kalabalıktı. Bence bu kalabalığın bir diğer nedeni ise bütün özel okulların ilgisini çekmesiydi. Festival çadırına girebilmek için güneşin altında çok fazla sıra bekledik. Çadıra girdiğimizde de aynı kalabalık devam ediyordu. Çok kalabalık olduğundan inceleme yapmak pek mümkün değildi. Festivali düzenleyen kişilerin ve festivaldeki görevlilerin gelen misafirlerle yeterince ilgilenmediklerini düşünüyorum. Festival alanı, kalabalık olduğundan, festival görevlilerinin sesleri yeterince duyulmuyordu. Bence, bir ses düzeneğinin kurulmuş olması gerekiyordu.

Bu olumsuzluklara rağmen; festivalde, olumlu şeyler de vardı. Mesela büyüteç ile toprağın içindeki solucanları gözlemleyebilmek oldukça keyifliydi. Üstelik solucanlar canlıydı! Denize plastik madde atmanın çevreye zararı festival görevlisi tarafından bir kez daha hatırlatıldı. Eğer denize plastik bir madde atılırsa balıkların da bundan zarar görebileceği söylendi. Üstelik bu balıkları denizden tutup yer isek, vücudumuza da bu plastik maddeler girer, bize de aynı şekilde zarar verir ve sağlığımızı yitiririz. Unutmayalım ki plastik maddeler doğada asla ama asla yok olmaz. Bu yüzden plastik maddeleri geri dönüşüm sürecinde değerlendirmek daha doğru olur.

Festivaldeki başka bir konu ise; sabunun nasıl yapıldığı, ile ilgiliydi. Sabun yapımında gerekli bazı maddeler şu şekilde sıralandı; şekil koruyucu, kokulu taş malzemeleri, çeşitli renklerde sabun boyaları, sabunun şekil almasını sağlayan sabun kalıpları, eğlenceli silikon kalıplar, kokulu taş esansları, toz boyaları, bitkisel yağ, kül, su, tuz vs.

Festival alanına girmek zor olduğu gibi aynı şekilde çıkmak da çok zordu. Çıktığımızda da girerken yaşadığımız kalabalıkla karşılaştık ve sıkışıklık yaşandı. Çıktığımızda düşündüm ki; boşuna zaman kaybetmişim, boşu boşuna yorulmuşum ve hayal kırıklığına uğramışım. Ben, dünyanın sayılı üniversiteleri listesinde yer alan bir okulun daha programlı, daha planlı ve düzenleme konusunda daha titiz olmasını beklerdim. Bence bu gezi yukarıda belirttiğim aksaklıklar giderilirse daha keyifli ve eğitici olabilir.

 

(Visited 125 times, 1 visits today)