Bilimin Sönmeyen Ateşi

İş çıkışı sahilde yürümek istedim. Rüzgar tatlı tatlı yüzümü okşarken içim huzurla doldu. Denizin yüzeyinde sektirmek için yerden bir taş almak için eğildiğimde içimde birden hayatla ilgili her şeye karşı bir tiksinti belirdi. Neden böyle zorlayıcı bir işte bu kadar az maaş alarak pes etmeden çalıştığımı düşündüm. Sabah akşam durmadan çalışıyordum. Belki de buna bir son verip çabalamaktan vazgeçmeliydim.

Bir üniversitenin fizik bölümünde kimsenin inanmadığı teorim üzerinde çalışıyordum. Pes etmek istemiştim ama içimde yanan bir ateş vardı, bir umut vardı. Teorimi kanıtlamaya çok yaklaşmıştım, bunu hissedebiliyordum. Bu teorim tüm diğer bilinen teorilere ters gelecek bir teori olmasına rağmen ben hala kendime inanıyordum, hatta bunu kanıtladığımda adımın Newton gibi tarihin en ünlü bilim insanları arasında anılacağını biliyordum.

Bu düşüncelerle içimdeki ateş birden tiksintimi yok etti. Çalışmalarıma kaldığım yerden devam etmek üzere laboratuvarıma doğru yola koyuldum.

(Visited 2.060 times, 1 visits today)