Benim Zaman Makinem

İşte ben o kişiyim! Zaman makinesini icat eden kişi! Ada Bekar. Zaman makinesinde zaman yolcusu olmak herkesin hayalidir. Ve ilk yolculuğumu yaptığımda gerçekten “Vay be!” diyebileceğiniz bir ortamı keşfetmiştim. İşte gelecek. Kendimi bir büyücü gibi hissettim. Işınlanan bir büyücü gibi! Ama maalesef değilim. Devam edelim. Etrafıma bakındığımda ilk dikkatimi arabalar çekti. Ama hayır, normal araba değil, uçan araba! Bunu çoğu yerde duymuştum. Gelecekte uçan arabaların olduğunu söylüyorlardı. Gazetede bile. Ve doğruymuş. Uçan arabalardan sonra karşımada bir bakkal gördüm. Bakkalın camlarında çok ilginç bir şey fark ettim. İçeride tezgahın başında bir insan değil, bir robot duruyordu. Her yerde robotlar vardı. Robotlara bakarken dikkatimi bir ilginç şey daha çekti. Evler. Evlerde çok farklı gözüküyordu. Göklere yükselen evler vardı. 2 katlı sakin evlerde vardı. 2 katlı villaların duvarları şeffaftı. Yani cam olarak düşünebiliriz. Çoğu evin ise havuz ve bahçesi vardı. İlgimi en çok şu çekti; Evlerin çatısında enerji almak için güneş panelleri duruyordu. Bahçelerinde ise bahçıvan robotlar vardı. Robot, çimleri çim makinası ile biçiyor, zararlı otları temizliyordu. Evlerin kapısına baktığımda, anahtar deliği göremedim. Çünkü artık insanlar anahtarla değil, yüz tarama ile evlere giriş yapıyordu. Artık evler daha güvenliydi. Ayrıca sokaklar çok temiz gözüküyordu. Çünkü artık makineler çöpleri tespit edip, çöpleri toplayabiliyorlardı. Artık hava kararmaya başladı. Etrafıma bakındığımda hiç sokak lambası göremedim. Çünkü artık bioteknoloji sayesinde ağaçların yapraklarından ışık yayılıyordu. Böylece karbon salınımı azalmış, ve dünyaya insanların doğaya verdiği zarar azaltılmıştım. Çok yorulmuştum. Artık geçmişe dönme zamanım gelmişti. Zaman makinama atlayıp, eve döndüm.

(Visited 3 times, 1 visits today)