Finding North star Polaris. Starry night sky with Ursa Major and Ursa Minor constellations (Little Dipper and Big Dipper). Space and astronomical design vector illustration.

Benim Yıldızım

Bir gece, kendi kendime zaman ayırıp yıldızları seyretmeye karar verdim. Arka bahçemde mis gibi kokan çimenlere uzanıp gökyüzündeki muazzam güzellikteki yıldızlara göz attım. Doğanın getirdiği huzur ve gecenin getirdiği yorgunlukla neredeyse uyuyakalıyordum ama yıldızlarda bir şey dikkatimi çekti. Tüm yıldızlar hareket ediyordu. İlk başta hayal gördüğümü sandım ancak tüm dikkatimi gökyüzüne verip tekrar baktığımda gerçekten hareket ettiklerini fark ettim. Her bir yıldız, sanki bir harita gibiydi. Sanki hepsi birinin ruhunun haritasıydı.

O an, eğer kendi yıldızımı tespit eder ve onun gittiği yönü takip edersem tüm dertlerimden kurtulacağımı düşündüm. Kendi ruhsal sorunlarımı ve kişiliğimi ele alarak kendi yıldızımı bulmaya çalıştım. Solgun renkte ama büyük bir yıldız, sanki benimdi gibi hissettim. O yıldız, diğerlerinden farklıydı, tıpkı ruhum gibi.

Yıldızımı bulduktan sonra, içimdeki huzursuzluğu bir kenara bırakarak onu takip etmeye başladım. Aslında, bir süre uyumayı ve ertesi gece bu yolculuğa devam etmeyi planlamıştım ama heyecanım buna izin vermedi. Hemen başladım yürümeye. Ancak sokağımın karanlık olması, bu yolculuğu biraz zorlaştırıyordu. Birkaç sokak lambasından başka hiçbir ışık yoktu. Yine de, dertlerimden kurtulma düşüncesiyle devam ettim.

Yıldızımı takip ederken, yavaşça kendi sokağımdan çok uzaklaştım. Birden duraksadım. Yıldızım da durdu. Eve geri dönmek istedim ama heyecanım buna izin vermedi. Yıldızın beni götürmek istediği yere gitmeye karar verdim. Yürüdüm, yürüdüm, yürüdüm…

Sonunda, hiçbir yaşam belirtisi olmayan ıssız bir sokağa geldim. Artık tam anlamıyla kaybolmuştum. Yıldızım da yoğun sis nedeniyle gözden kaybolmuştu. Issız bir yerde tek başıma olmamın verdiği korkuyla etrafıma bakınmaya başladım. O anda aklıma en büyük korkum geldi: Yalnız kalmak. Çocukluğumdan beri hep terk edilme korkusuyla yaşadım. Bu yüzden belki de yıldızım, diğerlerinden daha solgundu. Diğerlerinden uzaklaşmış ve solmuş gibiydi.

Kendime yalnız olmanın her zaman sandığım kadar kötü olmadığını kabullendirmeye çalışarak eve dönme yoluna çıktım. Yolda, gördüklerimi zihnimde canlandırarak adımlarımı hızlandırdım. Saatime baktığımda gece 3.45 olduğunu fark ettim. Yani sabah uyanmam gereken vakte sadece 3 saat kalmıştı. Zihnimdeki düşüncelerle ne kadar hızlı yürüdüğümü anlamamıştım.

Sonunda eve vardım. Bu geceki yolculuk, bana çok şey almış olsa da bir o kadar da şey öğretmişti. Kendi yıldızımı takip ederek, yalnız olmanın, terk edilmenin ve zorlukların beni nasıl dönüştürebileceğini fark ettim. Artık, dünyanın en kalabalık yerinde de olsam, ıssız bir adada da olsam, her koşulda kendi ayaklarımın üstünde durmayı öğrenmiştim.

(Visited 5 times, 1 visits today)