Her tarafı işgal altında olan, uçurumun kenarında bir ülke, ezilen bir halk… Batılı devletlerin boyunduruğundaki liderler ve bunları değiştirmek için yola çıkan bir Türk paşası: Mustafa Kemal. Osmanlı’nın sön dönemleri böyleydi işte. Yöneticiler halkı hiç düşünmez olmuş, tamamen kendilerini düşünür hale gelmişlerdi. İtilaf Devletleri ne isterse yöneticiler hiç itiraz etmeden hemen yerine getiriyordu. İşte yine bu isteklerden biri sonucu Mustafa Kemal Samsun’a gönderildi ve Türk milletinin bağımsızlık mücadelesi başladı.
Sonrasını hepimiz biliyoruz zaten. Cumhuriyet benim düşüncemde Türk milletinin başına gelmiş en mükemmel şeylerden biridir. Hunlar’dan Osmanlı’ya kadar hep babadan oğula bir rejim ile yönetilmiş olan Türkler tarihte ilk defa kendi yöneticisini kendi seçme hakkına sahip oldu. Cumhuriyet bunun yanında şu anda hayatımızı kolaylaştıran ve benim düşüncemde Türk milletine çok faydalı olmuş birçok inkılabı da bu ülkeye kazandırmıştır. Bu inkılaplara örnek verecek olursam benim için en başta harf inkılabı gelir. Yazması ve anlaması daha zor olan Arap harflerinden yazımı ve anlaması daha kolay olan Latin harflerine geçilmesi okuma-yazma oranını arttırmakla kalmayıp aynı her konunun anlaşılmasını ve öğrenilmesini de kolaylaştırmıştır. Bu inkılaplardan bir diğeri ve şüphesiz en önemlilerinden bir diğeri de kılık-kıyafet kanununun çıkarılmasıdır. Bu kanunla beraber eski geleneksel kıyafetlerden yeni ve modern kıyafetlere geçiş benim için Cumhuriyetin getirdiği en büyük özgürlüklerdendir. Aynı zamanda birçok hastane, okul, cami gibi yapının tadilatının yapılması ve yenilerinin inşa edilmesi de Cumhuriyet’in ve Atatürk’ün bu ülkeye kazandırdığı en harika şeylerdendir. Bu güzel Cumhuriyetimiz bu yıl 100. yaşına giriyor. 100 yılda iyisiyle, kötüsüyle birçok olay görmüş Cumhuriyetimiz hakkında Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk şu sözleri söylüyor: “Benim naciz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.“. Atatürk’ün bu sözünden gelecek nesillere yani bizlere ne kadar güvendiğini anlayabiliriz. Biz de Ata’mıza söz veriyoruz. Bu Cumhuriyeti yaşatacağız. Umarız ki Cumhuriyetimiz bizimle beraber sadece 100 değil 200,300 hatta 1000 yaşını bile görsün. İlelebet payidar kalsın.
Cumhuriyet benim için ilim demek, fen demek, Cumhuriyet benim için bağımsızlık demek, Cumhuriyet benim için yenilik demek, Cumhuriyet benim için sanat demek, spor demek, Cumhuriyet benim için özgürlük demek. Atam, açtığın bu yolda, gösterdiğin hedefe, ilelebet yürüyeceğime, namus ve şeref sözü verip, kendimi büyük Türk milletine adarım. Ne mutlu Türküm diyene !