Ben bir kahve çekirdeğiyim, paketlerin içinde muhafaza ediliyorum.
Ondan önce de “market” adı verilen bir yerdeydi, insanlar bir şeyler beğeniyor ve satın alıyor hem de parayla, hmmm çok saçma.
Bir insan niye istediği bir şeyi parayla alsın ki? Hem de buna “alışveriş” diyorlar.
Bizi de bir insan parayla almak istedi.
Evet, evet kahve kutusunda sadece ben yoktum, bir sürü arkadaşım vardı, insan bizi kasaya götürdü, para ödedi ve çantasına koydu. Sonra insanların barındıkları bir yere götürdü bizi, ardından masaya koydu.
Masada beklerken insan bir bardak aldı ve yanımıza koydu.
İnsan, bizi bir şekilde kahve yapacakmış.
Arkadaşlarım heyecanlandılar, ben de meraklandım sonra insan bizi öğütücüye koydu ardından makineyi açtı.
“Zzzzzzz…” Oh merhaba! Yine ben, o sırada uyuya kalmışım bir de bakmışsın ki sıvı olmuşum istediğim, her kabın şeklini alabiliyorum ayrıca çok çok da lezzetliyim.